Haber; Mehmet KARADEMİR

Geçtiğimiz aylarda babası Neco'nun kendisi ve ablası Zeynep Özyılmazel hakkında yaptığı açıklamalarla ile magazin gündeminde sıkça konuşulan Ayşe Özyılmazel, soluğu gözlerden uzak, sakin ve huzurlu bir belde olan Kaş'ta aldı.

Babası Neco'nun muhabirlerin kızlarını sormasına sinirlenip "Bana kızlarımla alakalı soru sormayın. İkisi de cezalı, ikisini de odalarına kilitledim.

Önce kim olduklarını bilecek, bana saygı gösterecekler. Benim bir adım, saygınlığım ve otoritem var. Benim aldığım kararlara karşı çıkan sopayı yer!" sözlerini şaşkınlıkla karşıladığını belirten Ayşe Özyılmazel, "Ben 36 yaşındayım, ne eve kapatması. Babam bunu hep yapıyor. Halbuki hiç böyle bir şey yok.

Yaşlandı ve artık ne söylediğini bilmiyor. Biz de kendi haline bıraktık, böyle gerçek olmayan sözleri ile bizi üzüyor." diyerek babası ile aralarının iyi olmadığının sinyallerini o günlerde vermişti.

İstanbul'da yaşadığı stresleri bir nebzede olsa atmak ve uzaklaşmak için tatile çıkan Ayşe Özyılmazel'in kaldığı otelde kollarını sıvayıp mutfağa girmesi, görenlere  "Ne hamarat kız, tatilde bile mutfakda" dedittirdi.

Otelin sahibi Dr. Cengiz Aksoylar ile mutfaga girip, sosunu özenle sakladığı, İstanbul'da çok sevilen domatesli makarnasını yapan Ayşe Özyılmazel, ısrarlara rağmen sosunun tarifini kimselere vermedi.

Son derece keyifli geçen tatil macarasını Sabah'daki köşesinde kaleme alan Ayşe Özyılmazel, muzip tavrı ve sempatikliği ile de otel müşterilerinin odak noktası oldu.

İŞTE AYŞE ÖZYILMAZEL'İN O YAZISI...

Kalkan-Kaş tatili yazılarıma devam ediyorum. Bu bölgenin güzellikleri yaz yaz bitecek gibi değil.
Bugün size çılgın bir adamı ve gizli saklı cennetini tanıtacağım. Kızlarla çıktığımız tatilde dedim;

"Sizi  yere götüreceğim, iki gün orada kalacağız." Kalkan'dan vurduk kendimizi, dünyanın en güzel plajlarından Patara'nın yoluna... Sonra başladık arabayla ormanın içinden tepelere çıkmaya. Kızların suratı ekşidi; 'Bu nasıl yol? Yahu biz iyiydik aşağıda!' tipi şikayetler, sabırsızlıklar... Dedim ki; "Bekleyin ve görün!"
Ormandan çıka çıka 26 dönümlük öyle bir yere geliyorsunuz ki, bir daha buradan ayrılmak istemiyorsunuz. Otelin adı Primadonna. Sahibi; doktor olan ama burayı görünce işi gücü bırakıp bu harika köy usulü taş evleri yapmaya karar veren Cengiz Aksoylar.
Her odası farklı döşenmiş, nefis Patara Plajı ve Xantos Ovası manzaralı Primadonna'nın en sevdiğim yanlarından biri; açık mutfağı oldu. Hatta üşenmedim, Cengiz Bey'le mutfağa girdim ve kızlara meşhur domatesli makarnamdan yaptım. Kafasını dinlemek, nefis yemekler yemek, 10 dakikada Patara Plajı'na inmek isteyenler için ideal seçim. Tavsiye ederim.
Makarna sosumda ne mi var? Aaa, o da meslek sırrı.

Ayşe Özyılmazel