“Bir Kofer, Bir Sandık”... BALKAN GÖÇMENLERİ, SİRKECİ GARI'NDA BULUŞTU!..

“Bir Kofer, Bir Sandık”... BALKAN GÖÇMENLERİ, SİRKECİ GARI'NDA BULUŞTU!..

Balkan göçmenleri, 2008’den bu yana her yıl düzenlenen ‘Bir Kofer, Bir Sandık’ etkinliğinde Türkiye’ye ilk ayak bastıkları yer olan Sirkeci Garı’nda buluştu.

1912 yılında başlayan ve 100 yıl süren Balkan göçleri ile Türkiye’ye gelen Balkan göçmenleri, Kosova Prizrenliler Derneği’nin düzenlediği “Bir Kofer, Bir Sandık” etkinliğinde 22 Ekim Pazar günü Sirkeci Garı’nda bir araya geldi.

2008’den bu yana Kosova Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği’nin her yıl düzenlediği “Bir Kofer, Bir Sandık” buluşmasında, bu yıl da birbirinden güzel etkinlikler yer aldı.

Devlet Sanatçısı Orhan Kurtuldu’nun yönetmenliğinde hazırlanan ve Tenor Aykut Yılmaz’ın eşlik ettiği, göçü anlatan skeç katılımcılara duygu dolu anlar yaşattı.

Arif Şentürk, Aykut Yılmaz, Emirhan Çalık, Faruk Yılmaz, Murat Balkan, Ramazan Günay, Rumeli Ekrem, Rumeli Semih, Rüstem Avcı gibi sanatçılar etkinlikte sahne alırken, Balkan halk oyunları ve yöresel yemekler katılımcılarla buluştu.

Etkinlik alanında yer alan Balkan fotoğraf sergisi ile geçmişe yolculuk yapıldı. Balkan kökenli yazarlar Dilek Ünal, Haluk Ecevit, Ramis Çınar, Salim Nizam ve Muhsin Durucan ise Balkanlar ile ilgili yazdıkları kitapları katılımcılar ile buluşturdu.

Türkiye’ye göç ve bu göçün etkilediği yaşamlara dikkat çekmenin yanı sıra Balkan kültürünün de tanıtımı amaçlanan etkinlikte, Moda Tasarımcısı Müesser Kurt’un hazırladığı ve koreografisini Asil Çağıl’ın yaptığı Balkan Kıyafetleri defilesi ile yöresel kıyafetler de tanıtıldı.

“Göç acı bir tecrübe”

Bir Kofer, Bir Sandık etkinliğinin yaşadıkları topraklardan çeşitli nedenlerle göç etmiş milyonlarca kişiyi anmak olduğunu ifade eden Kosova Prizrenliler Kültür ve Yardımlaşma Derneği Başkanı Gülen Aksu Türker, “Bugün burada ataları veya kendileri Balkanlardan göç etmiş binlerce kişiyle o günleri andık, hüznü ve sevinci birlikte yaşadık.

Göç acı bir tecrübe ve ne yazık ki herkes biz Rumeli’den göç edenler kadar şanslı değil. Türkiye birçoğumuz için anavatan idi. Türkiye bize kucak açtı, yaralarımızı sarmamıza destek oldu.

Biz de bugün burada o günleri ve geçmişimizi anmak, umutlarımızı geleceğe aktarmak için bu anlamlı etkinliği düzenledik.

Sanatımız, yemeklerimiz, geleneklerimiz ile birlikte bir aradayız. Etkinliğimize destek olan tüm kurumlara, bugün bizi yalnız bırakmayan tüm katılımcılara çok teşekkür ediyoruz” dedi.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.