Mesut herkese her şeyi satabilen bir esnaftır. Mesut, ödüllü yazar Hayati’ye ihtiyacı olmamasına rağmen bir oyun bilgisayarı, ucuza telefon satın almak için kapı kapı gezen İbrahim’e ise pazarlıksız fiyattan telefon satar.

Hayati’nin kitaplarından aldığı ücreti yükselteceğini söyleyerek ödüllü yazarı kendisine bağlar.

Kadınlar hiçbir işi beceremedikleri için eşleriyle dalga geçerler. Mustafa arkadaşları tarafından tembihlendiği için rol yapmaktadır ve bu durumdan rahatsızdır.

Hüseyin, Mustafa’ya özellikle hiçbir işi yapamıyor gibi davrandıklarını diğer türlü ev işlerinde eşlerine yardım etmek zorunda kalacaklarını söyler.

Feridun annesi, babası ve babaannesine Smart TV kullanmayı öğretmeye çalışır. O sırada Çiçek, babası Tufan ile birlikte gelir ve babasının Smart TV kullanamadığını söyler. Feridun dersine Tufan’ı da dahil eder.

Fikri, Mehtap, Paşa, Ercüment ve Jale yıllardır enişteleri İbrahim'in kooperatifine para ödeyip daire sahibi olamamaktan şikayetçidir.

İbrahim’e verdiği sözü tutmadığı söylenince fakirliğe övgü dolu hikayeler anlatmaya ve zenginliği kötülemeye başlar.

Mesut tuvalet pompası almak için markete gider. Yeni evlendiği eşi Çiçek eve gelmeden pompayı alıp tıkanan tuvaleti açmalıdır.

Markette sıra bir türlü Mesut’a gelmez ve bu yüzden herkesin içinde bu durumu anlatmak zorunda kalır.

Yeter on yıldır akademik bir araştırma için kutuplarda yaşamış ve memleketine yeni gelmiş biridir. Yeter döndüğünde karşılaştığı her insanın mutsuz, sinirli ve öfkeli olduğunu fark eder.

Kafası karışan Yeter insanların ekonomi ve politik nedenler yüzünden yıllar içerisinde bu hale geldiklerini öğrenir.

Paşa çekim ekibiyle birlikte doğada hayatta kalma belgeseli çekmek için ormanlık bir alana gelir. İşler Paşa’nın planladığı gibi ilerlemez çünkü ateş yakamaz, yemek bulamaz hatta bir ayı tarafından saldırıya uğrar.