İLK YAZIMDA İÇİMDEN GELENLER!

Merhaba sevgili Magazinkolik okuyucuları...

Uzun zamandır “İlk yazımı hangi konuların üzerine kursam?” diye düşünürken; gerek magazin programlarında izlediğim ünlüler dünyası, gerek diğer taraftan etrafımda gözlemlediğim insan manzaraları beni bu yazıyı yazmaya itti..

Bence iyi de oldu.. Çünkü evliliğin kutsallığının yok olmaya yüz tuttuğu herkesin malıyla mülküyle birbirine caka satmak için yarış yaptığı bu camiada insanların nasılda maskelendiğini görünce kendi kendime "Ne kadar da zor birşey Böyle olmak!!! Sürekli dış dünyaya farklı görünmek" yorucu ve hırpalayıcı.. Neden insanlar iç dünyalarını güzelleştirip şifalandırmak yerine dış görüntüleriyle bu kadar meşgul olur... Ve buyrun gözlemlerinden dışa vuranlar...

Ne insanlar görüyorum evlilik kavramını çıkarlar üzerine kurup, parmağındaki yüzüğü yaşadığı rezilliklere karşı kalkan görevi yapan... Ne insanlar görüyorum; adı “EVLİ”  kadın ya da “ADAM” olup dışa mutluluk pozları sergileyip iç dünyalarında fırtınalar koparan...

Ne insanlar görüyorum; karısı ve kocasının ne kadar şahane bir insan olduğunu anlatıp ne kadar çok sevildiklerini anlatıp kendi zavallı benliklerine değer yüklerken saatleri gece yarısını gösterince külkedisine dönüp kapalı kapılar ardından nasıl da birbirlerinib aşşağılandıklarını saklamaya çalışanlar...

Ve ne insanlar görüyorum ki eğitimi, birikimi, hayata dair hiçbir eğilimi olmayıp sadece eşinin sahip olduklarına dahil olarak kendisine yeni bir kimlik arayanlar sözüm size;  bilin ki yaşadıklarınız ve yaptıklarınızı gören duyan bilen yaratıcı var... Siz siz olun; ne elinizdekilerle kibire bürünün ne de güçsüz olanı ezip geçin.. Zira görgüsüzlüğünüz ve sonradan görme halinizde zirve yaptığınız şu yıllarda bilin ki yüzünüze gülen herkes ilk fırsatta arkanızdan hançerlerini çıkarıp oturdukları masalara sizi meze yapmaktan kaçınmayacaklardır...

Bakın ünlüler dünyasına; renkli dünyalarından sıyrılıp kendi öz benlikleriyle başbaşa kaldıklarındaki kendi iç hesaplaşmalarının içinde nasıl da boğulduklarını görmek üzücü.. Bırakın para pul şöhret için savaş vermeyi; önce kimliğinizi bulup ardından karakterini oturtmakla meşgul olun.

Zira size kalan tek ve kıymetli şey sizi başkalarına  cazip kılan şeyleri kaybettikten sonra da etrafınızdaki kalabalıkların sayısının azalmamasıdır.. Çünkü saygı ve sevgi parasız pulsuz çıkarsızken varken değerlidir... Diğer türlü değersiz!..

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.