Berrak Tüzünataç - Şahan Gökbakar... BALKON DAVASINA AYM'DEN TOKAT GİBİ CEVAP!..

Berrak Tüzünataç - Şahan Gökbakar... BALKON DAVASINA AYM'DEN TOKAT GİBİ CEVAP!..

Oyuncu Birsen Berrak Tüzünataç’ın, sinema oyuncusu Şahan Gökbakar ile evinin terasında yakınlaşma anlarının televizyon kanalında yayınlaması hakkında Anayasa Mahkemesi’ne (AYM) yaptığı bireysel başvurunun kararı Resmi Gazete’de yayımlandı.

“Kişinin mahrem alanında kalması gereken aktivitelerini terasa taşıması durumunda bunların başkaları tarafından görülebileceğinden şikayet etme hakkı olamaz” denildi.

 

Anayasa Mahkemesi, 2010 yılında evinin balkonunda Şahan Gökbakar ile görüntüleri yayımlanan ünlü sinema ve televizyon oyuncusu Birsen Berrak Tüzünataç'ın bireysel başvurusunu, özel hayatın gizliliği kapsamında kabul edilemez buldu. Kararda, "Kişinin başkaları tarafından görülebileceğini bilerek mahrem alanında kalması gereken aktivitelerini balkona taşıması durumunda bunların başkaları tarafından görülebildiğinden şikayet etme hakkı söz konusu olamaz" denildi.

Tüzünataç, 2010 yılında evinin balkonunda Şahan Gökbakar ile çekilen görüntülerinin yayımlandığı "Bizden Kaçmaz" programı nedeniyle Fox TV aleyhine 50 bin liralık manevi tazminat davası açtı. İstanbul 13. Asliye Hukuk Mahkemesi, davayı reddetti. Yargıtay 4. Hukuk Dairesi kararı onayınca Tüzünataç, AnayasaMahkemesi'ne bireysel başvuruda bulundu. Anayasa Mahkemesi, başvurucunun özel hayata saygı hakkının ihlal edildiğine ilişkin iddiasını kabul edilebilir bulurken, makul sürede yargılanma hakkı ile kişi dokunulmazlığı, maddi ve manevi varlığı hakkının ihlali iddiasını ise kabul edilemez buldu. Yargılama giderlerinin Tüzünataç üzerinde bırakılmasına hükmedilen kararda, Tüzünataç'ın görüntülendiği Şahan Gökbakar'ın adı ise Ş.G. olarak rumuzlanarak verildi. Resmi gazete'de de yayımlanan kararda özetle şöyle denildi:

MAHREMİ BALKONA TAŞIRSAN ŞİKAYET EDEMEZSİN: Başvurucuya ait görüntüler, İstanbul ili kabataş semtinde bulunan ve altı katlı bir apartmanın en üst katında yer alan evinin terasında/balkonunda bulunduğu ve Ş.G. ile yakınlaştığı esnada çekilmiştir. Balkon/teras, üçüncü kişilerin rıza dışı girişine kapalı olan konutun bir parçası olsa da buralardaki yaşam faaliyetlerinin dışarıdan görülebilmesi nedeniyle mahremiyetin sınırlı kalabileceği ve bunların belli ölçüde alenileşebileceği izahtan varestedir. Bu nedenle mahremiyetini korumak isteyenlerin balkondaki yaşam aktivitelerini buna göre sınırlamaları beklenir. Kişinin başkaları tarafından görülebileceğini bilerek mahrem alanında kalması gereken aktivitelerini balkona taşıması durumunda bunların başkaları tarafından görülebildiğinden şikayet etme hakkı söz konusu olamaz. Zira mahremiyetin korunması ve mahrem alana ilişkin hususların alenileşmesinin önlenmesi sorumluluğunun öncelikle bireyin kendisine aittir.

GÖRÜNTÜLER KAMUYA AÇIK SOKAKTAN ÇEKİLDİ: Başvurucu, balkonunun yoldan geçenler tarafından görülmesinin mümkün olmadığını ve bu nedenle görüntülerin ancak yüksek bir yerden yakınlaştırma yöntemiyle çekilmiş olabileceğini ileri sürmüş, mahkeme ise bu görüntülerin kamuya açık bir alan olan sokaktan çekildiği sonucuna ulaşmıştır. Mahkemenin kabulüne göre başvurucunun balkonun bu köşesinde partneriyle yakınlaşmasının kameranın çekim yaptığı noktada bulunan insanlar tarafından özel bir çaba sarf edilmesine ihtiyaç duyulmadan görülebildiği anlaşılmaktadır. Başvurucunun kendi rızasıyla balkonun dışarıdan görülebilen alanında, balkonu çevreleyen korkulukların dışına taşarak açık alandan herkesçe elde edilebilirliğine imkan verecek şekilde partneriyle yakınlaşmayı tercih ettiği gözetildiğinde mahreminin korunması hususunda yeteri kadar hassas davranmadığı ve üzerine düşen sorumluluğu yerine getirmediği değerlendirilmelidir.

MUHABİR haber YAPMAYA DEĞER GÖRDÜ: Belli bir hayran kitlesine sahip başvurucu ile Ş.G. arasında yaşananları muhabirin haber yapmaya değer görmesi anlaşılabilir bir durumdur. Görüntülerin kayıt altına alınması kişilik hakları yönünden hassasiyet taşısa da bunların başvurucunun dışarıya kapalı konutuna girilmeksizin kamunun kullanımına açık bir alandan (sokaktan) ve herkes tarafından görülebilen bir yerden çekilmiş olması ve görüntüsü çekilenlerin sanatçı kişiliği dikkate alındığında basın özgürlüğünün sınırları içinde kaldığı değerlendirilmelidir. 

RAHATSI EDİCİ GÖRÜNTÜLER DEĞİL: Öte yandan görüntülerin içeriğine bakıldığında başvurucu ile Ş.G.'nin yakınlaşmasından ibaret olduğu ve ilgililer açısından kabul edilemez derecede rahatsızlığa yol açabilecek unsurlar içermediği görülmektedir. Bu durumda yukarıdaki değerlendirmelerin tamamı ve yargı mercilerinin farklı çıkarları dengelerken sahip olduğu takdir payları da dikkate alındığında Anayasa'nın 20. maddesinin birinci fıkrasında yer alan pozitif yükümlülüklere uyulduğu ve başvurucunun özel hayatının korunması hakkı ile davalının basın özgürlüğü arasında makul bir dengenin gözetildiği sonucuna varılmıştır. Açıklanan nedenlerle özel hayatı saygı hakkının ihlal edilmediğine karar verilmesi gerekir."

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.