Hulusi Paşa Yazıyor… ‘KARARTMA GECELERİ’ NASIL KARARTILDI?

Bugün Türk Sineması’nın ‘kara’ günüdür.. Tam 26 yıl önce bugün 31 Mart 1990 tarihinde 9. İstanbul Film Festivali programında yer alan Yusuf Kurçenli'nin (1947 – 2012) 'Karartma Geceleri' filmi, Denetim Kurulu tarafından yasaklandı.

Ama;

En İyi Erkek Oyuncu (6. Adana Altın Koza Film Şenliği-1992), Jüri Özel Ödülü (40. San Sebastian Film Şenliği-1992) ve  En İyi Film (9. İstanbul Film Festivali-1990) ödüllerini de kimseye bırakmadı.

Rıfat Ilgaz’ın 1974’te yayınlanan aynı adlı romanından Senar Film adına çekilen ‘Karartma Geceleri’nin senaryosunu Yusuf Kurçenli yazdı ve yönetti. Müziklerini Cem İdiz yaptı. Oyuncular şöyle sıralanıyordu:

Tarık Akan (Mustafa Ünal), Nurseli İdiz, Bülent Bilgiç, Deniz Kurtoğlu, Gökhan Mete, Erol Günaydın, Menderes Samancılar, İsmail Hakkı Şen, Şükrü Türen, Nevinç Aypar, Ayşe Erbulak, Necati Bilgiç, Kemal İnci, Nazım Yılmaz

karartma_geceleri_film_afis.jpg

‘Karartma Geceleri’, İkinci Dünya Savaşı sürecinde kitabı toplatılan öğretmen-şair Mustafa Ural'ın hikâyesini anlatır. Ilgaz'ın kendi hayatından izlenimler taşıyan bu roman, 2004 yılında Milli Eğitim Bakanlığı 100 Temel Eser listesine girdi.
Rıfat Ilgaz'ın oğlu Aydın Ilgaz Cumhuriyet gazetesinde yayınlanan yazı dizisinde romanı şu şekilde özetliyordu: ‘Romanın baş kişisi Mustafa, babam gibi kitabı toplatılan bir öğretmen-şairdir. Onun iki buçuk ay polisten kaçış serüvenini anlatır. Özellikle vurgulamak istediğim salt babamın değil o kuşağın yaşadıklarıdır..

Hulusi Paşa: Allah bir daha ülkeme ve sinemamıza böyle ‘kara’ günler yaşatmasın..

 

BİR KİTAP.. BİR MAPUS ÖYKÜSÜ DAHA..

 

Deniz Seki'nin, cezaevinde yazdığı "Denizin Dibi" adlı kitabı mahkemelik oldu. Kitabında cezaevinde tanıdığı insanlardan ve orada duyduğu hikayelerden de bahseden Seki, kıskançlık yüzünden karısını öldürmüş ve sonrasında kadın olup eşine benzemeye çalışmış bir mahkumdan bahsetti. Bunun üzerine Gebze Kadın Kapalı Cezaevi'nde yatan D.Ç. isimli kadın mahkum, savcılığa şikayette bulundu.

denizseki_kadinmahkum_dava.jpg

Deniz Seki'nin kendisiyle ilgili özel bilgileri ifşa ettiğini söyledi. Deniz Seki'nin, kitabını anlatırken 'Erkekken ameliyatla kadın olup buraya gelen biri var. Adam karısını öldürmüş çocuğu da varmış' diyor. Devletin kadın kimliği verdiği birine 'adam' diyerek hakkımda çok ağır bir cümle kurmuştur. Şikayetçiyim..’ dedi.

Hulusi Paşa: Adam.. diyeceğimi sanıyorsanız aldanıyorsunuz.. Kadın sonuna kadar haklı..

 

DURMA.. ‘SOL ŞERİT’TEN DEVAM ET..

 

Çocukluktan beri arkadaş olan Cem, Barış ve Volkan, Cem’in düğünü için Ankara’dan Denizli’ye doğru yola çıkmaya hazırlanmaktadır. Fakat daha yolculuk başlamadan aksilikler başlar. Düğüne yetişmek zorunda olan kahramanlarımızın başına her türlü belalar gelirken, düğün evindeki krizler de bir yol hikayesine eşlik edecektir..

Canınız çok mu gülmek istedi.. Buyurun o halde ‘Sol Şerit’e.. Özgür Ağanoğlu’nun senaryosunu yazdığı, İnci Balabanoğlu Ahıska’nın yönettiği, müziklerine Gürsoy Tanç’ın imza attığı, başrollerinde Cem Aksakal, Sertan Erkaçan, Memetcan Diper, Deniz Baysal, Ceyda Ateş, Hazal Türesan, Sermet Yeşil, Alper Baytekin, Serkan Genç oynuyor.

Hulusi Paşa: Film; 25 Mart’ta gösterime girdi. Gidin derim..

 

PİR SULTAN’DAN MABEL MATİZ’E; GEÇTİ DOST KERVANI

 

Tam 33 yıl önce.. Barış Manço’nun ‘Estağfurullah Ne Haddimize’ adlı albümünde yer alan türkülerden biri de ‘Geçti Dost Kervanı’ adlı eserdi.. Ruhi Su, Moğollar, Zerrin Özer, Cem Adrian, Yıldız Tilbe ve Gülay’dan da dinlediğimiz Pir Sultan Abdal’ın unutulmaz ezgisi, şimdi de Yeşilçam’da..

Mabel Matiz, 1 Nisan’da gösterime girecek olan ‘DeliOrmanlı’ filmi için stüdyoya girdi. ‘Geçti Dost Kervanı’nı Can Güngör’ün düzenlemesi ile yeniden yorumladı. Bu türkünün çağımızı yansıttığını düşündüğünü söyleyen genç sanatçı, ‘Bu benim ilk soundtrack denemem oldu’ dedi.

Hulusi Paşa: Sevgili Mabel Matiz, tamam bu ilk olsun.. Ama senden ‘tam donanımlı’ film müziklerini bekliyoruz tamam mı?

Mabel Matiz: Emredersin Paşam (pardon bunu ben uydurdum)

 

YUNUS EMRE’Yİ YERİNDEN ETTİLER..

 

Çocukluğum ve ilk delikanlılık günlerimin geçtiği Beykoz’umun en güzel köşelerinden biridir Riva.. Deniz cennetidir.. Geçtiğimiz hafta sessiz sedasızca cadde ve sokaklarının isimlerinde değişikliklere gidilmiş.. İşte size birkaç örnek.. İlk yazılan eski, parantez içindeki yeni adlardır:

riva.jpg

Adalet (Cankuş), Anadolu (Kayseri), Ardıç (Sebil), Atatürk (Maraşal Mustafa Kemal), Barış (Umutcan), Bulut (Ahlat), Cumhuriyet (Acı Yonca), Dere (Adıyaman), Ezgi (Çınaraltı), Fulya (Fani), Hürriyet (Besmele), Kahraman (Minare), Özlem (Alperen), Ulus (İtibar), Yakut (Kaside), Yunus Emrez (Ravza), Zafer (Saadet)

Hulusi Paşa: Öküz altında buzağı aramaktan bıktım. Yorumu siz yapın lütfen.. Not: Ravza ne demek bilemedim, bulamadım.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.