İNSAN-I KAMİL’İN SEMBOLÜDÜR NEY

Ney insan sesine en yakın enstrüman olmasıyla meşhurdur , üfledikçe kararıyor ve neyin bu özelliği insana çok benziyor. Tasavvufta İnsan-ı Kamil‘ in sembolü olarak bilinir ney. Bir dervişin geçmesi gereken yedi mertebenin sonunda varılan en son mertebe olan İnsan-ı Kamil’in sembolü. Ona bu kadar mistik sesini veren de aslında bu özelliği. Hep bir ayrılık acısını söylüyor. Nasıl ki biz tasavvufta hepimiz Allah’tan bir parça taşıyoruz ve ölünce ona kavuşacağız. Bu yüzden Mevlana’nın ölüm gecesini şeb-i aruz olarak kutluyoruz düğün gecesi anlamında. Ney de kamışlıktan koparıldığı için, ayrılık acısını söylediği için bu kadar etkileyici sesi var diye söylenir hep.
 

ÇALMAK YA DA ÜFLEMEK.

Allah’ın insanı yaratırken ruh üflemesi bağdaşan bir özellik, can vermekle aynı anlamı taşıyor. Bana ‘’Ay çalmak dedim, üflemekti falan.’’ diyorlar bunlara çok takılmıyorum. Bu kadar çok takılacak bir şey değil. Ne kadar erken yaşta öğrenirsek o kadar iyi. Ben 11 yaşındayken öğrenmeseydim bu kadar çabuk öğrenemezdim, sabredemezdim. Konservatuar sınavlarını kazandım, yüksek puanla kazanınca jüri dedi ki bu kızda bir delilik potansiyeli görüyoruz eğer ney üflerse çok başarılı olur dediler. TRT 4’te bir iki kere ney üfleyenleri görmüştüm onun dışında hiçbir münasebetim olmamıştı. Babam tır şoförü, annem devlet memuru ikisininde müzikle alakası yok. İkisi de müzik dinliyor ama müzik icrası yok. Öyle bir ortamda yetişmedim.

KAPALI KAPILAR ARDINDA NEY ÇALMAK...

Arkadaşlarınızdan uzaklaşabilirsiniz. O sesleri duymamak için aile tarafından bir müddet dışlanıyorsunuz. Komşuların uyuma saatini tespit edeceksiniz. Ben arka odada çalışırdım, iki kapı vardı annemin yatak odasıyla. Ben ortaokuldayken kapılar sürekli kapanırdı çaktırmadan. Bir iki sene sonra açılmaya başladı, sonra yanıma gelmeye başladılar ‘’Kızım sen ne çalıyorsun?’’ diye.

Önce şey oluyor bu komşular apartmanda biri düdük sesi geliyor diyor. Bunların hepsi mertebe mertebe. Sonra apartmanda biri flüt çalıyor sonra apartmanda biri kaval çalıyor deniyor.  Apartmanda ‘’Ney çalınıyor.’’ dendiği zaman doğru yoldayız demektir. Yaşanan örneklerle söylüyorum, ‘’Niye sazımıza kötü dedin.’’ demesin kimse bunca yıllık tecrübemi anlatıyorum.
 

VAPUR DÜDÜĞÜ GİBİ NEY ÇALMAK.

Vapur düdüğü gibi ney çalmak, güzel bir şeydir aslında. Bize hocam öyle öğretti hep. Dem sesleri vardır neyin mesela. Flüt için de aynısı geçerlidir. Üflemeli çalgıların dem sesleri zor. Ney hepsinden zor çünkü üfleyiş tarzı çok zor. Dem sesleri ne kadar kuvvetli çıkartırsanız o kadar başarılı olursunuz. Vapur bacası gibi öttürmen lazım derlerdi bize çocukken. Nefes ve egzersiz gerekiyor. Sağlam çene kaslarınızın olması lazım.
 

AZİM VE HIRS...

Ben biraz daha deliyim. Açıkça söylüyorum, azim hırs. Kesinlikle öyle.Ben de bir yetenek olduğunu fark ettikten sonra bunu dedim ki hırs ve zekayla bütünleştirmek lazım bu yeteneği  Allah bu yeteneği boşuna vermedi bizlere, sanatçılar insanlara hizmet etsinler diye verdi bu yetenekleri. Ben buna inanıyorum ve bunu çalışkanlık ve disiplinle insanlara yaymak olduğunu düşünüyorum.

KÖTÜ ENSTRÜMANDAN İYİ SES ÇIKARTABİLMEKTEDİR MÜZİSYEN OLMAK. 

Ney ile oğlum küçükken oyuncaklarını toplardı koltuğun altından, balıkta tutuluyor, çiçeğin dibine de ekiliyor. Bambu parçası bu, su kamışı ama her çeşit bambu dan ney olmuyor. Akort sorunu çok önemlidir ney de her neyzenin kendi akordunu tutturması çok önemlidir. İyi bir ney almak istiyorsanız bir neyzene üfletebilirsiniz . Turistik yerlerden alınabilecek bir şey değildir , kaliteli bir yer bulunmalı çok fazla neyci var ama iyisini bulmak çok önemlidir. Ney üflemek isteyen öğrenciler her zaman en iyi ney olsun isterler ellerinde ama iyi bir ney almak iyi bir neyci olacağınız anlamına gelmez. Kötü enstrümandan iyi bir ses çıkarabilmektir iyi bir müzisyen olmak.

NEY ÜFLEYENLERİN TAHTASI EKSİK OLUYOR.

Sürekli aynı modda olmanız biraz zor , sürekli bu dünyadan bir adım yukarıda yaşamanız gerekiyor. Ya  bu halde olduğunuz için öylesiniz, ya o halde olduğunuz için bunu çalıyorsunuz buna daha tam karar veremedim. Ama normal olmadığımız kesin gerçi her müzisyen normal değildir. Ama ney üfleyenlerin tahtası eksik oluyor. 6.cı hissi çok kuvvetli oluyor. Dinleyenlerde en sevdiğim tüm dünyada ki dinleyenlerimden hangi din, dil, ırktan olmuş olursa olsun herkesin ortak noktası bu delikten çıkan sesle etkilenmeleri , hiç tanımadığım insanlar dinledikten sonra  ağlayarak boynuma sarılıyorlar.

Ney insana aynı tutar. Bana böyle öğrettiler önüne aynı koy çalarken dediler  bende öğrencilerime bu şekilde öğretiyorum.