Hulusi Paşa Yazıyor... BUGÜN TAM 33 YIL OLDU, HÜLYA AVŞAR TACI KAPTIRALI

Hulûsi TUNCA

Ne yani artık her şeyin yıldönümü oluyor da, Hülya Avşar’ın Tacını Kaptırma Günü’nün yıldönümü neden olmasın?.. Dedim.. Tarihe gömüldüm..

Bugün yani 24 Mayıs 1983 günü Bulvar Gazetesi’nin düzenlediği yarışmada Türkiye Güzeli seçilen Hülya Avşar’ın evli daha doğrusu evlenmiş boşanmış yani dul olduğu anlaşılınca tacı elinden alınmış..

İkinci Güzel Tuğba Başar takma adlı Dilara Haraççı kraliçe ilan edilmiş.. Dönelim 33 yıl önce bugüne:

Dilara Haraççı: 18 yaşında bir kız, ben birinci olacağım diye bir yarışmaya girmiş. Üstelik boşanmış. Bilmez mi insan zaten eleneceğini. Bence organizasyonu kurarak girmişler. Bir günlüğüne de olsa birinci seçileceğini biliyordu..

Hülya Avşar: O kadının söyledikleri baştan aşağı yalan. Sanıyorum o birinci olacağını zannediyordu. İkinciliği açıklanınca ellerindeki çiçekleri yere fırlattı.

Çok sinirlendi. Herhalde birinciliği bekliyordu. Zaten çok çirkin biriydi. Yarışmanın en çirkin kızıydı diyebilirim. Nazlı Ilıcak da benim dediklerimi onaylayacaktır.

Bu kadının babası emekli bir subaymış herhalde. Yarışmayı organize eden Kemal Bey'den (Kemal Ilıcak) rica etmiş. Kemal Bey de sanıyorum, 'Kırmayalım, bir şeyler yapalım' demiş. Çünkü o dönemde bu konuşulmuştu.

Nazlı Ilıcak: O zamanlar, 'Biz yeni gazeteyiz. Böyle bir şey yapamayız. Adil olmalıyız, kimseyi kayıramayız..' diye uyarıda bulunmuştum.

‘HÜLYA AVŞAR’IN KRAİÇELİĞİ DANIŞIKLI DÖVÜŞTÜ..’

Nazlı Ilıcak belli ki, bazı şeyleri sezip ‘Aman ha torpil falan olmasın..’ diye uyarıda bulunmuştu ama onun da bilmediği şeyler vardı..

Yönetmen Nisan Akman; 19 Nisan 2010’da Sabah’tan (nurlar içinde uyusun) Savaş Ay’a ilginç açıklamalarda bulunmuştu:

“Hülya Avşar'a şampuan reklamı çekiyorum. Hülya da sıradan, güzel yüzlü bir kız. Tercüman ve Bulvar gazetelerinin yöneticisi olan arkadaşım geldi; 'Ocağına düştük. Güzellik yarışması tertipledik ama doğru dürüst kız yok katılan.

Bize kendi kast ajansından kız bul bir kaç tane' dedi. Ben Hülya'yı önerdim ama 'Kollayın kızı kazansın madem giriyor' dedim. Hülya'yı da ikna edip soktuk yarışmaya. Saçları kısa, kaynaklar yaptık falan.

Kız devamlı soruyor; 'Hocam benim boyum 1.63, boylu poslu kızların arasında n'apıcam ben?' diye üzülüyor. Yarışma günü birinci olunca çok şaşırdı ve sevindi.

İlk defa şimdi söylüyorum 'Avşar'ın kraliçeliği danışıklı dövüştü' diye. Çünkü çok başarılı oldu, güzelliği ve yetenekleri sonradan iyice anlaşıldı.."

Hülya Avşar kaç yaşında?

Hulusi Paşa: Güzellik yarışmalarına katılabilmek için en az 18 yaşında olmak gerekiyor. Hülya Avşar’ın da Bulvar’ın yarışmasına katıldığında 18 yaşında olduğunu düşünürsek doğum yılı 1965 oluyor.. Yani bugün 51 yaşında.. Vikipedi’ye göre 10 Ekim 1963 doğumlu.. yani bugün 53 yaşında.. Amaaan; ha üç ha beş.. Artık o da 50’li yaşların güzelliğini yaşıyor işte! Sibel Can gibi ele güne karşı.. Kendini güldürmüyor!

SİBEL CAN’A BAKAN HAKİM; KI.. KI.. KIVRAK ZEKASIYLA GÜLMÜŞ!

Duymuşsunuzdur; Sibel Can sahneye çıkabilmek uğruna 31 yıl önce yaşını mahkeme kararıyla 6 yaş büyüttü. İddiaya göre 1970 olan doğum yılı 1964 olarak değiştirildi.

Sanatçı bu kez de 'gerçek' yaşına dönmek için dava açtı. Hakim Bey, "Davacının annesiyle arasında 5 yaş fark var. Bu nasıl düzeltme olmuş?

Annesi 12 yaşında çocuğu doğurmuş görünüyor. Evlendiği tarih de belli" dedi. Mahkeme Sibel Can'ın ilkokul kayıtlarının istenmesi için davayı erteledi.

Sibel Can’ı tek bir şey kurtarabilir!

Hulusi Paşa: Geçecek Hakim Bey’in karşısına ve başlayacak şakımaya:

“Şikayetim var cümle yasaktan/ Dillerimi hakim bey bağlasan durmaz/ Gelsin jandarma polis karakoldan/ Fikrim firarda mapusa sığmaz eyvah

Gün olur yerle yeksan olurum/ Gün olur şahım devri devranda/ Kanun üstüne kanun yapsalar/ Söz uçar yazı iki cihanda eyvah

Sussan olmuyor, susmasan olmaz/ Dil dursa hakim bey, tende can durmaz/ Yazsan olmuyor, yazmasan olmaz/ Kaleme tedbir koma, tek durmaz

Belki Hakim Bay o zaman insafa gelir de, gerekli değişikliği onaylar..

BUGÜN TAM 60 YIL OLDU.. İLK EUROVISION ŞARKI YARIŞMASI YAPILALI!

1950’de kurulan Avrupa Yayın Birliği; 1955 yılının Ocak ayında Monako'da bir araya geldiğinde komiteye başkanlık eden İsviçre televizyonu genel müdürü Marcel Bezençon, birliğe üye olan tüm ülkelerin devlet kanallarının aynı anda televizyonda göstereceği bir şarkı yarışması fikrini ortaya attı.

İtalya'da gerçekleştirilen Sanremo Müzik Festivali, yarışmaya esin kaynağı oldu. Ve Eurovision doğdu. 1956 yılında İsviçre’nin Ligano kentinde yapılan ve 7 ülkenin katıldığı ilk yarışmayı ev sahibi İsviçre kazandı.

41 yıldır Semiha Yankı’yı dinliyoruz

Türkiye’nin ilk kez katıldığı 22 Mart 1975 gecesi 16 yaşındaki Semiha Yankı, ‘Seninle Bir Dakika’yı söylerken dünyaya gelen bebekler; şimdi 41 yaşında birer hanımefendi, beyefendi.. O gece; 19 ülke arasından sadece Monaco’dan gelen 3 puan ile sonuncu olduk ama yılmadık..

Şebnem Paker ile 3. Sıraya kadar çıktık (1997) ve nihayet Sertab Erener’in yorumu Demir Demirkan’ın bestesiyle 2003’te birincilik ipini göğüsledik..

Eurovision, Avrupalı ve diğer katılımcı ülkeler dışında; Amerika Birleşik Devletleri, Arjantin, Avustralya, Brezilya, Çin, Filipinler, Güney Kore, Hindistan, Kanada, Kolombiya, Meksika, Mısır, Japonya, Surinam, Tayland, Tayvan, Ürdün ve Yeni Zelanda’dan da izleniyor.. Ah TRT ah; neler kaçırıyoruz sayende..

KAPTAN SELÇUK İNAN’IN KAYINPEDERİ YÜZÜNDEN ÜNİVERSİTE OKUYAMADIK!

Spor Toto Süper Lig bitti. Beşiktaş şampiyon oldu. Son maçında 6 gol atan Galatasaray, ligi 6. sırada tamamladı. Avrupa için tek bir şansı kaldı: 26 Mayıs’ta Fenerbahçe ile oynayacağı Ziraat Türkiye Kupası finali. Cim Bom kazanırsa; Avrupa yolu açılacak ama cezası nedeniyle gidemeyecek!

Selçuk İnan; G.Saray’ın Kaptanı.. 31 yaşında (10 Şubat 1985 İskenderun doğumlu).. 16 Haziran 2015’te iç mimar ve tasarımcı Cemre Kardeş ile evlendi.. Bir futbolcu ile evlenmek?.. Ailenin bu evliliğe bakışı?.. Cemre Yenge şöyle yanıtladı:

“Babam; beş üniversite bitirmiş, doçent, aynı zamanda bir üniversitede öğretim görevlisi..”

Hulusi Paşa: Nurlar içinde yatsın Nejat Baba (Uygur) bir oyununda karşısındaki oyuncunun ‘Altı üniversite bitirdim’ demesi üzerine, ‘Ulen hepsini sen bitirmişsin, bize bitirecek üniversite bırakmamışsın’ sözleri geldi.. İşin esprisi; Selçuk’un kayınpederi yüzünden bir sürü insan üniversiteye giremedi.. Şaka bitti, dönelim yengenin cümlesinin devamına:

“Babamın tek isteği benim iyi bir eğitim almamdı.. O da gerçek olunca ilişkime onay verdiler..”

-İngiltere’de okurkan, ilişkinizi nasıl sürdürdünüz?

Selçuk: Cemre üç günlüğüne İstanbul’a geliyordu.. Ben fırsat bulduğumda 5 günlüğüne Londra’ya gidiyordum.. Çok şükür 4 yılın sonunda evlendik bu sorun bitti..

Hulusi Paşa: Kaptan; haftanın 5 günü İngiltere’ye giderse.. Gitsin Liverpool’un kaptanı olsun bundan sonra.. Şaka şaka.. En büyük kaptan bizim kaptan..

IŞIL REÇBER: ‘RÜŞTÜ KISKANÇTIR AMA..’

5 Ekim 1977 yılında dünyaya gelen Işıl Reçber, aileden Antepli ve Arnavut kökenli. Gençlik yıllarında Antalya’da ailesiyle yaşayan Işıl, Rüştü Reçber’le de Antalya’da tanıştı.

O sıralarda Antalyaspor’da file bekçiliği yapan Rüştü Reçber, daha sonraki yıllarda Işıl Reçber’e ilk görüşte aşık olduğunu itiraf edecekti.

Işıl Reçber, 17 yaşında tanıştığı Fenerbahçe ve Beşiktaş’ın eski kalecisi Rüştü Reçber’le mutlu beraberliklerini evlilikle taçlandırdı. Çiftin bu evlilikten bir kız bir de erkek çocukları dünyaya geldi. Ve efsane kalecinin güzellik kraliçelerine parmak ısırtan eşi bir itirafta bulundu:

‘Rüştü çok kıskançtır. Ancak 17 yaşımdan beri beni tanıdığı için aramızda köklü bir güven bağı oluştu. Ama bana müdahale ederse de saygı duyarım..’

DÜĞÜN ARENA’DA BALAYI PARİS’TE

Beşiktaş ve A Milli Takım'ın golcüsü Cenk Tosun, "Hayatımın en güzel günlerini yaşıyorum" dediği şampiyonluk sürecini, Sabah'tan Fatih Doğan’a anlatmış.

Yedek kulübesinden gelip çevirdiği maçlarla şampiyonlukta büyük pay sahibi olan 24 yaşındaki futbolcu, 4 Mayıs'ta hayatını Ece Akgündüz ile birleştirmişti.

Düğünü adeta şampiyonluk provası gibiydi. Tosun ailesine neler hissettiğini sorduk:

“Bu sezon benim için dört dörtlük geçiyor. Önce Milli Takım'da kendimi göstermem ve Avrupa Şampiyonası biletini almamız, ardından eşim ile planlarını yaptığımız düğünü gerçekleştirmemiz ve sonrasında da bitime bir hafta kala gelen şampiyonluk.

Düğün, bizim için şampiyonluk provası gibi oldu. İkinci kutlamayı Dolmabahçe'de Vodafone Arena'da yaptık. İnşallah balayını da Paris'te EURO 2016'da yapacağız.”

Cenk'in eşi Ece Hanım, düğünü planlarken Beşiktaş'ın şampiyonluğunu ve EURO 2016'yı düşündüklerini söyledi.

Cenk'in çok iyi bir futbolcu ve iyi bir insan olduğunu belirten Ece Tosun, "Cenk'ten evlilik hediyesi olarak şampiyonluk istedim. Şimdi çifte mutluluk yaşıyoruz" dedi.