Yılmaz Erdoğan... `RAKİBİM ROBERT PATTİNSON`

Yılmaz Erdoğan... `RAKİBİM ROBERT PATTİNSON`

Cine5 ekranlarının kültür sanat programı Ali Hakan`la Beyazperde`de bugün başarılı oyuncu ve yönetmen Yılmaz Erdoğan konuk oldu.

Yönetmenliğini Russel Crowe?un yaptığı, Cem Yılmaz ile birlikte rol aldıkları Water Diviner- Son Umut filmini ve filmin set arkasını anlatan Yılmaz Erdoğan film ve çalıştıkları ekip için ?unutulmaz bir serüven, her yönü özel ve bir daha yaşanması çok mümkün olmayan bir şeydi? dedi.

?Russel Crowe Amerikalı lafına bozuluyor?

Ali Hakan?ın ?Bizde Amerikalılar burada film çekseler görürler film çekmeyi derler, oradaki seti görünce ne hissettin?? sorusu üzerine Avustralya?daki setle ilgili düşüncelerini anlatan Yılmaz Erdoğan ?Amerikalılar deyince Russell çok bozuluyor.

Tamam dedik sen bizim için Holywood?sun. Benim oraya gidince hissettiğim insan malzemesi konusunda kolaylıklarla dolu, sıkıntı yok. Bir kişinin diğerine yüksek sesle konuştuğunu görmedim. Bizde mikrofon olduğu halde bağırırlar.

Biz telefona da bağırdığımız için. Ve organizasyon tabii. Garip insanlar ne diyorlarsa, hangi saatte diyorlarsa o saatte yapıyorlar.? diye cevap verdi.

?Fena değildi kerata?

Ali Hakan?ın ?Russel Crowe?u ilk Yönetmenlik deneyiminde nasıl buldunuz?? Sorusuna Yılmaz Erdoğan ?Fena değildi kerata. İlk film duygusuyla çalışmadık. Görüntü yönetmeni Yüzüklerin Efendisi?ni çeken kişi, Oscarları var. Çok deneyimli büyük isimlerdi. Bir de dersine çok iyi çalışan bir ekip.? Diye cevaplandırdı.

?Oyunculuk yapmak tatil gibi geldi?

Yönetmenlikten sonra oyuncu olarak bir filmde yer almaktan çok mutlu olduğunu söyleyen Yılmaz Erdoğan ?Benim için bir tatildi. Tatiller benim serbestçe yazabileceğim bir yere kaçabilmek. Sete kendim çalışıyorsam giderim, misafir olarak gitmeye nefret ederim.

Kendi firmamın setine bile gidemem. Yabancı bir atmosfer vardır. Misafir gelenler bilir, garip hisseder insan. Oyuncu olunca hem sevdiğim bir yerdeyim, sette yabancı değilim karavanda oturuyorum. Kimse bana bir şey sormuyor herkes yönetmenin beynini didikliyor.

Water Diviner gibi bir filmse beş dakikaya hazır diyorlar tak bakıyorum beş dakikaya hazır. Müthiş bir tatil.? Dedi.

?Russel Crowe bana da Cem?e de müthiş bir saygı çerçevesinde davrandı?

Ali Hakan?ın ?Binbaşı Hasan önemli bir karakter çünkü Kurtuluş Savaşı?na giden bir yolun kahramanı. Bu karakteri yönetmen nasıl anlattı nasıl şekillendi? sorusu üzerine Yılmaz

Erdoğan ?Russell Crowe bana da Cem?e de müthiş bir saygı çerçevesinde davrandı her zaman. İşin başında dedi ki senin filmlerini izledim nasıl bir sinemacı olduğunu anladım.

Karakterle ilgili çok fazla bir şey söylemeyeceğim, bunu sen halledeceksin. Ben sadece İngilizce tonlamalarında müdahale ederim. Binbaşı Hasan?ı ben sana nasıl anlatayım senin bana anlatman lazım sizin binbaşınız.? dedi. ?.O kişiyi canlandırma o kişi olma meselesi o kadar kolay değil.

Oyunculukta iki yol vardır bir kişisel deneyimlerden yararlanırsın, ama insan her şeyi deneyimleyemez o zaman düşünürsün, varsayarsın. Ben olsaydım Binbaşı Hasan olsaydım diyerek. O kahramanlık öyküleri savaştan sonra yazılmış olduğu için o kahramanlık öyküleri sana bir şey söylemez.

İyi duyarlı bir kalp sizi savaş alanında ayakta tutmaya yetmeyebilir. Bu ruhsal bölünme kolay değil. Ben bütün bunları bu adamın önündeki sıkışmayı, hep gözlerinde görmemiz gerektiğini düşündüm. Ölüm görmüş ya da ölüme sebep olmuş insanların gözünde hep garip bir ifade olur yerleşir ve gitmez? diyerek cevaplandırdı.

?Avustralya Türkiye?nin kuzen ülkesi?

Rol arkadaşları Russel Crowe ve Cem Yılmaz ile ilgili de düşüncelerini paylaşan Yılmaz Erdoğan Bir daha unutulabilir bir serüven değil her yönü özel olan e de bir daha yaşanması çok mümkün olmayan bir şeydi. Dünyada bir ülkenin kuzeni varsa Avustralyalar bizim kuzenimiz insanların önce düşman sonra dost olmaları çok sıra dışı bütün ekip herkes Anzak kıyafeti giymiş. Cem Yılmaz?da henüz gelmemişti sete bir tek ben vardım. Kalpağımı takmışım, tuhaftı.? diyerek anlattı.

?Anzakların işgalci olduğu ilk kez bu filmde kabul edildi?

İlk kez Anzakları işgalci Türkleri de yurtlarını savunan bir millet olarak gösteren bir film. Sidney?deki galaya gitmeden önce Russell Crowe?un röportajı yayınlanmış Anzaklara ilk kez bir filmde işgalci denmiş yer yerinden oynamış, meğer onların tarihinde de ilk kez söylenmiş.

Röportajı izledim. Röportajı yapan ?ilk kez böyle bir şey duyuyorum? diyor Russell Crowe?da ?demek ki zamanı gelmişti? dedi. Bu da bana zemin hazırladı.

Ben kendi memleketimde idmanlı olduğum için gittim sordular işgal dedi sen ne diyorsun diye savaşın üzerinden yüzyıl geçti ben buraya gelmek için saatte 800 km uçan uçağın içinde 20 saat uçtum geldim dedim. ? diyerek anlattı.

?Rakibim Robert Pattinson?

Ali Hakan?ın Water Diviner-Son Umut filminin 9 dalda ödüle aday olmasının kendisine sürpriz olup olmadığını sorması üzerine Yılmaz Erdoğan ?Bu projenin kendisi sürprizdi. Bir mail geldi yakın zamanda. Avustralya Akademi adaylarının açıklanacağı törene katılır mısınız? diye. Ben oraya gidince, bizimkilerin heyecanını görünce anladım. Avustralya Oscarları, Akademi ödülleri. Her dalda 4 aday var.

Benim olduğum dalda tahminim Robert Pattinson var. Genç kızlar Twilight?tan bilirler yakışıklı çocuk. İlk İngilizce performansta aday seçilmek gurur verici bir şey. Oyunculuk bir güven meselesidir. Elinde çok az veri vardır. Bakalım bu rolü oynayabilecek mi diye, bu güveni boşa çıkarmadığım için mutluyum.

Russell?a söz vermiştim. Benim oynamam lazım dedim Binbaşı Hasan?ı.. Başka rol teklif etti, çok ısrar ettim bu rolü oynamak için.? diyerek cevap verdi.

?Amerika?daki oyuncu ajanslarıyla görüşüyorum?

Ali Hakan ?Yurtdışında da çalışma fırsatı da var önünde. Bundan sonra neler olacak hem yurt içinde hem yurt dışında çalıştığın bir proje var mı?? diye sorunca Yılmaz Erdoğan ?Yurtiçi yurtdışı aslında artık çok sınır kalmadı ama dil önemli İngilizce istiyor.

Oyunculuk zevkle yaptığım, bütün gücümle ağırlığımı ortaya koyduğum bir iş. Yurtdışı için Amerika?da bazı ajanslar var onlarla anlaşma yapılması gerekiyor, randevular aldık gideceğim. ? dedi.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.