Kıymetli okuyucularım size bu satırlar taze bir gelin ama sorumlu bir avukat olarak balayımı adli tatil bitimi sonrası aldığımdan turkuaz denizlere uçmadan hemen önce yazıyorum. Bir hafta derler ki siyaset için çok uzun süre ! Ancak ünlüler dünyası için de bir haftada neler yaşanıyor hiç de azımsanacak türden değil.

Bu hafta takip ettiğimiz ve daha önce köşemizde deklare ettiğimiz bir dava sonuçlandı mesela hani meşhur İnan Kıraç ve evlilik iptali ile ilgili olan. Serdar Ortaç’a samimi ise arzusunda hukuki tavsiye vermemiz vasiyeti için gerçekten elzem. Yani demem o ki soğuk içecekleri kaptıysak gündeme dalış yapalım.

KIRAÇ EVLİLİĞİ HUKUKA TAKILDI: MAHKEME İPTAL ETTİ

87 yaşında nikah, 88 yaşında iptal... İnan Kıraç ile Emine Alangoya arasındaki evlilik, kızının itirazı üzerine mahkemelik olmuştur biliyorsunuz. Süreci fiil ehliyeti konusunda mahkemenin vasi ataması şeklinde süreç devam olunursa , evliliğin şartlarından olan durum ortadan kalktığı için hukuki tam tanımı butlan hükmü ile evlilik iptal olunur demiştik. Nitekim de; Adli Tıp raporuna göre evlilik tarihinde Kıraç'ta zihinsel ehliyetin bulunmadığı belirlenince, mahkeme evliliği yok hükmünde kabul etti.

Zihinsel durum gerçekten kişinin kendisini dışarıdan gelecek tehlikelere karşı koruması açısından çok önemli. Demans ve Alzheimer hastalığına sahip yakınları olanlar sürekli endişe içerisindeler. Teşhis gerçekten dikkatli olunursa erken konulup vasilik hemen alınırsa fiil ehliyetine haiz olmadığı için yasal anlamda yakınlarını korumakta daha rahat olurlar.

Ancak her zaman zihinsel olarak ayırt etme gücü yoksunluğu aynı şekilde sinyal vermiyor ve kişi aslında kandırılmaya çok müsaitken uzman dışında bunu anlayan bazı fırsatçılar durumu erken fark edip fayda elde etmeye çalışabiliyor. Geçmişe yönelik de elde fiil ehliyetini kaybettiğine dair İpek Kıraç’ın babasını koruma refleksinde olduğu gibi hiç durmayın ve İpek Kıraç’ın izlerini takip edin. Çünkü halk arasında bilinen ve hukuki yaptırımı olmadığı sanılan bir durumdur vasi atanmamış zihinsel faaliyeti fiil ehliyeti yok hükmünde olacak yaşlı yakına kıyılan nikah ile çökülen miraslar.

İpek Kıraç gibi anında vasi isteyin ve korkmayın artık önünüzde örnek de var. Babama baksın diye işe aldığınız yabancı bakıcı bir anda eş mi oldu ! Panik yok vasi var ardından zaten evlilik iptal olur. Fiili ehliyetin olmadığı tespit edilen Kıraç için vasi atandı, malvarlığına da vesayet tedbiri kondu. Bu karar, "aşkın yaşı olmaz" sözünü hukuk diliyle yeniden yazdı: "Aşkın da ehliyeti vardır!" Çünkü aklımızı kaybetsek bile sevdiklerimiz aracılığıyla hukuk bizi korur. Babasını son dakikaya kadar bırakmayan İpek Kıraç’ı kutluyorum.

SERDAR ORTAÇ'TAN VASİYET: VİLLA ÇALIŞANLARA, AKRABAYA HAYIR

Serdar Ortaç, sahne ışıklarından çekilse de vasiyet beyanıyla yine gündem olmasını bildi. "Çocuğum yok, fazla param da yok. Bir evim var, çalışanlara kalacak" diyerek ön vasiyetini X hesabından ilan etti. Ancak çalışanlarla kumar oynadı kaybetti diye goygoy yapan X ahalisini geride bırakıp bu samimi arzuyu somutlaştıracaksak aynı zamanda yasal zemine de oturtmamız gerekir.

Hukuken geçerli sayılması için noterde resmi vasiyetname şart, ancak Ortaç'ın açıklaması sosyal medya türünün yeni öncülerinden. TMK uyarınca, şayet vasiyet resmi olarak düzenlenirse, çalışanlara miras kalması mümkün; ancak mirasçılık sıfatı olmayan kişiler için bunun sünnetsiz bir yol olduğu da aşikar. Bu durumda çocuğu olmayınca akrabalarına mirasın düşmeyeceğini ve mirasın sadece alt soya haiz olduğunu sade vatandaş olarak Serdar Ortaç’ın düşünmesi pek tabiidir.

Köşe yazım aracılığıyla kendisine iki yol öneriyorum arzusunda samimi ise. Ya Noterden resmi vasiyetname ile mirasçı atayacak çalışanlarını çünkü Serdar Bey’in bildiğinin aksine alt soy yoksa miras kardeş, kardeş çocukları, yaşayan üst soy’a yasal (doğal) mirasçı olarak yürür. Bu durumda ilan yolu ile vasiyetname diye bir şey de olmadığı için Serdar Bey’in yasal mirasçılarının insafına kalır durum.

Bunun yaşanmaması için noterden mirasçı atayacak çalışanlarını ancak bu durum saklı pay sahiplerinin hak arayışlarını hukuken bitirmez. Bu yol da ortadan kalksın samimiyetle ev çalışanlarına kalsın istiyorsa ölene kadar bakım sözleşmesi yapacak çalışanlarına ve tek mülk kaldığı için saklı pay mirasçıları dahi saygı duymak durumunda kalacak. Sayın Serdar Ortaç yolunuz her hâlükârda notere gözüküyor ama bu mirasçı tayini olur ama ölene kadar bakım sözleşmesi onu siz bilirsiniz.

ABAJUR SİLAH SAYILDI: OZAN GÜVEN’E 2 YIL 3 AY

2020 yılında Deniz Bulutsuz‚ ile yaşadığı şiddet olayı nedeniyle gündeme gelen Ozan Güven hakkındaki karar nihayet kesinleşti. Gerekçeli kararda, abajurla vurmaktan dolayı uygulanan fiziksel şiddet "silahla yaralama" sayıldı. Yani mahkeme objektif değil sübjektif olarak abajuru nitelendirdiğinden dekorasyon ürünü niteliğini kaybederek kişiyi yaralayabilecek eşya kapsamına sokmuş.

Bu durum ilk defa yaşanmıyor bu arada anne terliği silah sayıldı başlıklarını unutmadıysanız aşinasınızdır. Mahkeme, Güven'in suçtan kurtulmaya yönelik savunmasını yerinde bulmadı ve 2 yıl 3 ay hapis cezasına hükmetti. Karar, Medeni Kanun’un ötesinde Ceza Kanunu'nda eşyaların da nasıl suç aleti olabileceğini hatırlattı. Meşru müdafaa sınırları içinde kalan Bulutsuz ise beraat etti.

Abajur de artık bir dekorasyon öğesi değil, hukuki literatüre giren bir delildir. Bunun yanında muhtemelen Ozan Bey’in avukatları da kararı istinafa ( bir üst mahkeme) taşıyarak itiraz edecektir diye düşünmekteyim yani aslında bu olayı bir daha konuşma ihtimalimiz de var. Yine de Ozan Güven’e geçmiş olsun diyorum, Deniz Bulutsuz hanımefendiye hem geçmiş olsun hem beraatı sebebiyle hayırlı olsun diyorum.

MESAJ DEĞİL TEHDİT: DOLANDIRICIYA OKTAY KAYNARCA AYARI

Magazin dünyasının sert adamlarından Oktay Kaynarca, bu kez dizi setinden değil, telefon ekranından gelen sahte bir hukuk bürosu mesajıyla köpürdü. "Ceza dosyanızın son işlemi" diyerek kendisine ulaşan dolandırıcılara sosyal medya üzerinden verdiği cevap sadece mizah dersi değil, bir anlamda “suç ihbarı” oldu. Umarım takipçi sayısı fazlalığı sebebiyle espri bir dil ile insanları uyarmaya çalıştığı mesaj haber olması dışında gerçekten uyarı da olur.

Çünkü Oktay Kaynarca güvenilir bir isim ve uyarıları halkta karşılık bulma olasılığı çok yüksek bir isim. Kendisinin sadece dolandırılmayıp bu tuzağa düşebilme ihtimali olan herkesi de uyarmak istemesi de ayrıca takdire şayan. Çünkü inanın sms üzerinden dolandırılmak bir anlık boşluğunuza bakar. Sakın bana bir şey olmaz demeyin .Kaynarca'nın, "Bizim kendi dolandırıcımız var, size ihtiyaç yok!" cümlesi, TCK m.157 kapsamındaki nitelikli dolandırıcılığın toplumsal tepkisini özetlerken, hukuk bürosu kisvesiyle halkı kandıran yapılara karşı dikkatli olmamız gerektiğini gözler önüne serdi.

Ayrıca hukuk büroları size korkutucu mesajlar yazmaz sizde amaç panik duygusu oluşturmak yerine iletişime geçmektir. Hukuk Bürosundan geldiği iddia edilen mesaj sizde panik duygusu yaratıyorsa şüpheyle yaklaşın ve unutmayın adınıza açılan her dava uyap vatandaşta kayıtlıdır ve buna icralar da dahildir. Siz uyap vatandaşınızdan süreci takip edebilirsiniz. Öte yandan savcılık soruşturmaları gizlidir ve soruşturma aşamasında uzlaşmacı ya da arabulucu sizi arar ve o süreç de zaten yine sistemde kayıtlıdır. Yani korkmayın size korku duygusu oluşturmak isteyenin dolandırıcı olabileceğini düşünerek bir adım geriden gelin lütfen.

Sonuca bağlarsak renkli hayatlar merakımızı cezbetmekle kalmıyor , yaşadıklarını analiz ederken kendi hayatlarımızı da sorgularken buluyoruz kendimizi. Yani neymiş : "Hukuk, hayatın her anına dokunur. Ve zaman zaman, fazlasıyla komik olabilir." Ben müsaadenizle bir balayına gidip geliyorum kıymetli okuyucularım. Sizlerle kavuşmayı hasretle bekliyorum.