Röportaj: Anjelik CALVİN

Yeşilçam'da vamp rollerin başarılı kadın oyuncusu olarak ön plana çıkan Ahu Tuğba, kızı Anjelik Calvin'le Önce Vatan Gazetesi okurları için özel röportaj yaptı. olaylı ve hareketli bir hayat yaşadığını söyleyen Ahu Tuğba, önemli açıklamalara imza attı.

-Kendinizi anlatmak gerekirse özetle nasıl birisiniz?

"-Kendimi anlatamam. Başkalarının anlatması daha güzel olur. Ama fazlasıyla iyi kalpli biri olduğumu söyleyebilirim."

-Günlük yaşantınızı tabii ki hayranlarınız merak ediyor. Sıradan bir gününüz nasıl geçiyor?

"-Bunu açıklamam için ancak yanımda olmanız lazım. İyi yönde son derece yoğun tempolu geçiyor her günüm."

-Uzun yıllar bu sektöre emek vermiş ve zirvede kalmayı başarmış bir isim olarak sizin için şöhretin bedeli ne oldu?

"-Şöhretin bedeli yalnızlık için verilen büyük bir ödündür hayatta ve zirveye çıktığınız zaman yalnız kalmaya mahkumsunuzdur."

-Şöhretli bir insan olmasaydınız nasıl bir yaşamınız olur, hangi mesleği yapardınız?

"-Polis olmak isterdim. Küçükken de çok arzulardım polis olmayı. Ama oyuncu oldum işte.

-Çok enteresan. Peki şu anda biliyorsunuz ne yazık ki sinemaya değil de dizi sektörüne büyük bir rağbet var. Yeni oyuncular ve bu sektör için bir Yeşilçam efsanesi olarak görüşleriniz neler?

"-Teknik imkanlar dahilinde bayağı şanslı gidiyorlar. Bu avantajlarla bir eşeği bile oynatabilirsiniz , Eskiden bir kare film bile yakamazdık. Gerçi çoğu gerçek isimleri yerine dizilerdeki isimleriyle anımsanıyor. Ün bakımından yüz kişiden iki tanesinin isimleri akılda kalıyor ama diziler bittikten on yıl sonra akılarda kalacaklar mi? Beyaz cam insanları yutuyor yani yüz yıl sonra öldükleri zaman filmler devam eder dizileri edebilecek mi önemli olan anımsanmak."

-Bir film projesi yapacak olsaydınız eğer konusu ne olurdu ?

"-Bu güne kadar polis dosyalarındaki gerçek yaşam öykülerinden yola çıktık gene hayatın içinden gerçek bir yaşam öyküsü olurdu. Yani ekranlardaki gibi atmasyon bir hayal dünyası sunarak genç kuşakları özendirmezdik."

-Sizin için lüks ne demek ? Lüks kavramınız nedir?

"-Zor bir soru. Lüks kavramını Allah'ın verdiği nimet olarak düşünüyorum. Çok fazla lüks yaşadığım için insanin kendisini aşması olarak görüyorum. Çünkü gün gelir bir ekmeğe muhtaç olabilir de insan."

Kızınızdan bahsetmek gerekirse size benzediği yönleri var mi?

"-Hayır, yok. Benim kızım Allah'ın verdiği çok büyük bir lütuftur bana. Ben çok deli dolu bir gençlik geçirdim. Büyüklerimin lafını dinlemezdim ama benim kızım çok uysal, gökten inmiş bir melek gibi. Ayrıca bana inanarak benim hayat görüşlerime ve tecrübelerimi kendine katarak söz dinleyerek adımlarını sağlamca atıyor. Bir anne olarak bu da benim için en güzel hazinedir.

-Kızınızla kuşak çatışması yaşadığınızı düşünüyor musunuz?

"-Onu elimden geldiğince kapatmaya çalışıyorum. Yani o benim için Allah'ın bana sunduğu çok güzel bir hediye. Hem canım hem de en yakın arkadaşım. Kısacası o benim her şeyim. Yeri geldiğinde olgun karakterde bir kızım var."

-Biraz da giyim zevkiniz ve tarzınızdan bahsedelim. Söz konusu modaysa eğer sizin için moda nedir?

"-Vallahi Türkiye'de daha moda nedir marka nedir bilmeden İtalya'dan ve yurt dışından o kadar çok şeyler getirtip giyindim ki bunun verdiği doygunluktan "Moda nedir?" diye umursamıyorum bile. Çünkü fazla aştım kendimi. Türkiye'de de artık tekstil daha da güzelleşti ve dünya markaları elimizin altında. O yüzden eskisi gibi dikkat çekici gelmiyor. Eğer bir kişi hissettiği ve kendine yakıştığı gibi giyiniyorsa öz güvenle birlikte "İşte moda budur". Ben doğallıktan yanayım."

-Hayatınızda hiç olmazsa olmazlarınız oldu mu varsa bunlar neler ?

"-Sadece ailem diyebilirim."

-Şu zamana kadar yaptığınız en büyük çılgınlık neydi sizce?

"-Çok çılgınlıklarım oldu ama hatırlayamıyorum şu anda. Eğer iş konusuyla ilgiliyse gazino devrinde sahne ve dans şovlarımla bir çığır açtım. Sahneye motosiklet, at, araba, deve ve büyük bir kadroyla çıkıyordum. Sayamadığım pek çok unutulmaz şeye imza attım ve çok sevildi. Sinemada da pavyon kadını rolünde takunyasız çıkan ilk güzel kız oldum. Şimdi de bakarsanız pek çok güzel kız var oralarda. Yani ben hep yenilikçi ve ileriye dönük şeyler yaptım. Ve çok başarılı oldum.

-Size farklı bir soru soracağım. Yalan söylenmesinden nefret edersiniz. Pembe yalanlar söylemek zorunda kalmadınız mı hiç?

"-Hayır olmadı. Çünkü bir insana bugün "Kaza var gelemedim" derseniz; o kisi bunu size bir ya da üç - beş yıl sonra sorduğunda söylenilen yalanı muhakkak hatırlamazsınız. Bu demektir ki söylediğiniz o yalan unutulur. Ben sonucu ne olursa olsun doğruyu söylemekten çekinmedim. Politikacı değilim yani."

-Bu güne kadar yaşadığınız evlilikleriniz hep hüsran ve hayal kırıklıklarıyla son bulmuş. Bana sizin gözünüzden doğru erkeği tanımlar mısınız?

"-Bu zamanda çok zor doğru erkeği bulmak. Benim kendi yaşadığım dönemde de zordu. Ama şöyle söylemeliyim ki gece alemini yaşayan erkekten koca olacagını zannetmiyorum. Ben zaten doğru erkek olarak bir kişiye rastladım. Onun da kıymetini bilemedim. O kişide kızımın babasıydı."

-Hazır kızınızın babasından söz açılmışken, bunca evlilik yaptınız fakat bir tek kişiden çocuk dünyaya getirmeyi neden tercih ettiniz ?

"-Çünkü kumarı, alkolü ve hiç bir kotu alışkanlığı olmayan bir erkekti. Kadınına sahip çıkan ve onu jestlerle güzelleştiren son derece janti ve kaliteli bir erkekti. Bütün geçmişimi anlattığım ve her şeyimi bilmesine rağmen bir kez olsun yüzüme vurmayan kalitede bir adam o. Sahneden indiğimde, çekimden döndüğümde ona bağırdığım zaman, en stresli anlarımda bile beni alttan aldı. Beni her şeyimle kabul eden, mesleki durumuma saygı duyan, beyaz atlı bir prensti. Ama yanımdaki yalakaların fazla oluşundan ne yazık ki onun kıymetini bilemedim.

-Hiç kimsenin bilmediği ya da kimseye göstermediğiniz yetenekleriniz var mı? Oyunculuk dışında?

"-Çok güzel araba kullanırım. Ralliden kupa alarak derece yaptığım zamanda oldu. Resim çok iyi çizerim kalemim iyidir. Çok iyi kayak yapar ve çok iyi yüzerim. Onun dışında ata da iyi binerim."

-Eskiden evinizde aslan beslediğinizi bütün Türkiye biliyor. Bu basında da yer almıştı. Hayvanlarla aranız nasıldır?

"-Hayvanlara karşı çok büyük bir sevgim var. Nedense şu anda beslemiyorum. Ama çeşitli hayvanlarla sahne şovlarımın yani sıra pek çok evcil hayvan besledim sayısı o kadar çok ki. Yoğun tempom olmasa gene beslerim. Ama büyük bir sorumluluk bu. Onları evde bırakıp gitmeye kıyamıyorum."

-Gerçekleştirmek istediğiniz bir hayaliniz kaldı mi geriye?

"-Evet çok büyük ve muhteşem bir sahne şovu yapmak istiyorum."

-Parfümden sonra ünlü isimler kitap yazma modasına uyuyorlar. Sizde bu renkli camiada büyüdünüz. Kitap yazmayı düşünüyor musunuz ?

"-Ben kitap yazsam 20 cilt falan olur. O kadar çok şey yaşadım ki her saatim ayrı bir olayla geçti. Kitaptan ziyade eğer dizi olursa o dizide bir yirmi yılda bitmez herhalde?"