Podyumun aranılan isimlerinden biri olan Demet Akalın, 1996 yılında çıkardığı ilk albümü "Sebebim"le müzik dünyasına adım attı. Çıkardığı albümle büyük beğeni toplayan ve "Mankenden şarkıcı olmaz" önyargılarını yıkan Akalın, son albümü "Dans Et"le de adeta Türkiye'yi kasıp kavurdu. İşinde çok iyi olduğunu ve bu konuda mutevazı olmayacağını söyleyen Akalın, "İşimin önüne hiçbir şeyi koymam" dedi.

1996 yılında ilk albümünü yaparak podyumdan müzik dünyasına geçen ilk isim oldunuz. Podyum dünyasında öncü olduğunuzu düşünüyor musunuz?

Şarkı söylemek o kadar güzel bir şey ki, herkes söyleyebilir. Oyuncusu da, mankeni de, tezgâhtarı da, işçisi de herkes söyleyebilir. Ben öncü oldum, onların bayrağını taşıyorum gibi bir şey yok. İlk seneler öyle bir durum vardı ama artık yok. Ben o dönemleri devirdiğime ve mankenliği en güzel döneminde bıraktığımı düşünüyorum.

Bazen defile teklifleri geliyor ama podyuma çıkmak bana tuhaf geliyor. Gırgırına çok para verirseniz gelirim diyorum. Öncü olmak gibi bir durumum yok çünkü ben artık en iyi kadın popçular arasında zirveye oynadığım için o misyonu istemiyorum.

Bu yıl da yaza damgasını vuran bir albümle giriş yaptınız. Bunu nasıl başarıyorsunuz?

Yıllardır ekibimi bozmuyorum ve bu nedenle enerjimiz bozulmuyor. Onun dışında albümün her şeyiyle kendim ilgileniyorum.

Onlarca şarkı arasında seçtiğiniz şarkılardaki sihri nasıl yakalıyorsunuz?

İnsanlar yeni albümdeki şarkıları dinlerken ben bir sonraki albüm için çalışmalara başladım bile. Ersay Üner benim uğurum oldu albümlerimde. Abi - kardeş gibi olduk onunla. Bütün yaşadıklarımızı Ersay'la paylaşıyoruz. Taş çatlasın o yaşadıklarımız üç gün sonra bana şarkı olarak dönüyor. En çok kıskandığım şey şarkı yazmak.

Denemeleriniz var mı bu anlamda?

(Gülüyor). Bir tane yazdım Ersay sözleri tamamladı, ama benim şarkım gibi olmadı. Uykumda çok güzel şeyler yazıyorum ama uyanınca hiçbir şey kalmıyor aklımda. Deniz Seki'ye söyledim bunu bana 'Kayıt cihazı al' dedi. Onu da uykumdan uyanıp yapmak zor geliyor.

Hırslı bir insan olduğunuzu söyleyebilir miyiz?

Acayip hırsları olan bir kadın değilim. Deli gibi tırmalayan insanlar var. Onlar gibi hırsım olsaydı beni kimse tutamazdı. Rakiplerime düşman demeyecek kadar akıllıyım.

Kimseyle ilgili ipi ayağına dolaşsın, oh ne kadar iyi oldu gibi düşünmüyorum. Hırsım insanları çiğneyecek ve harcayacak noktada değil. Rakip varsa bu işi yapan üç-beş yıl sonra Hande Yener, Gülşen, Bengü ve ben ayakta kalmış olacağız.

Ben mesela 10 yıl sonra bizden hangi üçlü olur o sahnede çok merak ediyorum. Ben ve Gülşen kesin oluruz ama diğer ismi göremiyorum (Gülüyor).

İşinizin önünde olan birisi ya da birileri var mı?

Ben asla işimin önüne başka bir şey koyamam. Belki çok bencilce gelebilir ama ailemi bile koyamam. Ben bunun için çocuk yapmıyorum. Tamam çok delirmiyorum çocuk için ama işim gereği biliyorum ki birkaç yılım gidecek çocuk doğurunca. Çok iyi bir anne olacağımı biliyorum. Dadı, anneanne, babaanne eline bırakmayacağım için çocuk yapmıyorum.

İleride çocuk sahibi olma konusunda pişmanlık yaşamayacak mısınız?

"Bu dünyaya benden bir tane daha getirip ne yapacaksın" diyorum. Muhakkak planlarımda çocuk doğurmak var ama üç yıl içinde değil. Doktora gittim "Hazır değilim" dedim. Belki bu psikolojik bir sorun. Çünkü babasız büyüdüm, anne her şeyimdi. Bütün sevgililerimde baba sevgisi ve şefkatini aradım. Bu konuda biraz problemliyim. Çocukları çok seviyorum ama kendimde o gücü ve enerjiyi bulamıyorum. Annem de 40 yaşında doğurdu kardeşimi. Daha 40 yaşına kadar zamanım var. (Gülüyor)

Her yıl siz ve Serdar Ortaç yazın önde giden isimleri oluyorsunuz.

Serdar'la biz de bunu konuştuk. "Abi yine bu sene biziz. Yılın kral ve kraliçesi bizleriz" dedik. Bunu biz değil gazeteciler ve fanlar yakıştırdı. Radyolarda en fazla istek alan, gece kulüplerinde en çok çalınan şarkılar bize ait.

Geçmişte acılar çeken ve ayakta durmayı başaran biri olarak bunu nasıl başardınız?

Samimi ve dobra bir insanım. Çok acı çektiğim zaman ailem beni Amerika'ya göndermeye çalıştı. "Bu kızı hastaneye mi yatırsak" dediler. Ben intiharı düşündüm tuhaf tuhaf şeyler düşündüm. 92 yaşında anneannemin duaları beni ayakta tuttu diye düşünü-yorum. Ailemin desteği ve duaları sayesinde başardığımı düşünüyorum. Gölcük'te subay nişanlım vardı evlenip çocuk çoluk çocuğa karışmayı hayal ediyordum. Rüyamda bile görmeyeceğim bir yerdeyim şu anda.

Maddonna'yı taklit ediyor diyorlar sizin için.

Konserlerini seyrediyorum. Kliplerini takip ediyorum. Yapabildiğim kadarıyla Türkiye'de onun benzeri şeyler yapmaya çalışıyorum. Dansını zaten yapamazsın kadın zaten dansçı. Bir de benim boyum uzun öyle haldur huldur dans edemiyorum sahnede kötü duruyor.

'Gözüm Ajda'nın yerinde'

Peki Türkiye'de gözünüz nerede?

Tabii ki Ajda Pekkan'ın yerinde. Ona tapıyorum. Söz müzik yazsam Sezen Aksu'nun yerinde de olurdu gözüm ama öyle bir yeteneğim olmadığı için onu diyemem. Ben Sezen Aksu'nun evine gittim. Merdivenlerden üzerinde saten bir sabahlıkla indi. Geldi oturdu, 5-6 saat sohbet ettik. İlerleyen saatlerde koltuktan yere indim ve sustum dinledim. Kadın insan değil. Tarkan zaten bambaşka bir yerde. Sezen Aksu ve Tarkan için "Onlar insan değiller" lafını çok kullanıyorum.

Oğuz Bey'le boşandıktan sonra yine bir araya geldiniz. Birlikte yaşayacaktınız neden boşandınız?

Boşandıktan sonra aşkımız daha bir alevlendi. Üç yıl oldu bazen sıkıldığım oluyor aslında. O zaman hemen İstanbul dışına kaçıyorum ve üç gün sonra onun kokusu burnumda tütüyor. Koştura koştura geliyorum yanına.

İşinize, giyiminize, hareketlerinize çok karışır mı Oğuz Bey?

Eskiden çok karışırdı, baskı kurardı üstümde. "Murat Boz'la asla düet yapamazsın", "Bu eteği asla giyemezsin" diyordu. Şimdi kendisi akıl veriyor. "Tarkan'la düet yap" falan diye.

Oğuz Bey'de sizi en çok ne etkiliyor?

Çok fazla şefkatli ve sevgi dolu olması. Bana çok düşkün. Bu da kadınların çok fazla bulamadığı bir durum. Sürpriz yapayım, çiçek vereyim durumları yok ondan şikâyetçiyim. (Gülüyor) Kuru kuru sevgisi yetiyor bana.

Çocuğunuzun babasının Oğuz Bey mi olmasını istiyorsunuz?

Ayrılırız çocuğu elimden alır falan uğraşamam onunla. (Gülüyor) Çok fazla sevgi dolu olduğu için olursa Oğuz'dan olmasını isterim tabii çocuğumun. O da çok çocuk istiyor ama ben kırdım onun biraz isteğini. Şu aralar o da istemiyor.

'Eskiden görgüsüzlüklerim vardı'

3,5 milyon dolarlara ev aldığınız söylendi. Gerçekten alındı mı bu ev?

3,5 milyon dolarım olsa faize koyar şahane bir şekilde yerim. Miami'de bir evim yok mesela. Birkaç sene öncesine kadar görgüsüzlüğüm vardı. Şu yüzüğü alacağım, şu arabayı alıp bineceğim, şurada ev alacağım açlıklarım vardı. Ama artık öyle görgüsüzlüklerim kalmadı. Geçen hafta AİP (Acil İhtiyaç Projesi) diye bir dernek var. İnsanlara kendi elimle kumanya dağıttım. Bazı gerçeklerle yüzleşmesi için o tip yerlere gitmesi gerektiğini düşünüyorum.

Besteciler şarkı vermek için yarışıyor'

Bestecilerin size şarkı vermek için yarıştığını duyduk. Doğru mu bu?

Ukalalık olsun diye söylemiyorum ama gerçekten böyle bir durum var. İnsanlar onları tanımıyorlar ama ben şarkılarını söyleyince bu durum maddi ve manevi olarak onları doyurduğumu düşünüyorum. Bir de 'Abi ben Demet Akalın'a parça verdim' demek ayrı bir şey onlar için.