Seyhan ERDAĞ

Sempatik şarkıcı Elif Karlı'nın Acıbadem'deki sıcak evine konuk oldum bu hafta.. Sevgili Elif, eşi ve 2 çocuğuyla birlikte uzun yıllardır bu evde oturuyor. Karlı Ailesi'nin Bayramoğlu'nda bir de yazlık evleri var, böylece yazlarını Bayramoğlu'nda kışlarını ise şehrin içinde Acıbadem'de geçiriyorlar. Elif ve Cengiz Karlı çiftinin çocukları Elif Naz ve Alp Eren'de evlerinin hemen yakınlarındaki okullarına devam ediyorlar...

Elif Karlı'nın evini daha öncede ziyaret etmiş olmama rağmen, evinin dekorasyonunu; pardon, daha doğrusu mobilyalarının rengini yenilediği için, bu yeni haliyle görüntülemek istedim bu kez. Sevilen şarkıcı, eski mobilyalarının yerine yenisini almak yerine, bir marangozla anlaşıp, tüm mobilyalarının rengini değiştirmişti. "Ben yeni mobilyalar alacağıma hepsini beyaz lake yaptırttım. Çok fazla değişik bir mobilya tarzım yok. Çok modern mobilyalarla döşenmiş bir salon yaptırmak da istemedim. Annem mobilyalarının rengini değiştirince ben de dayanamadım ve tüm mobilyalarımı beyaza boyattım" diyordu...

Koltukların kumaşı eski renginde kalmış Sevgili Elif, koltuk kumaşlarını niçin değiştirmedin?

Koltuklarıma kıyamadım. Koltuklarım ilk evlendiğimde, gelin olduğum zaman alındı... Bu koltuklar benim ne kahrımı çekti... Üzerinde 2 çocuk büyüttük. Bak evleneli 18 sene oldu. Onlar hala sapasağlam, hem koltuklarımı çok seviyorum. Bunların yerine yeni bir takım almayı da düşünmüyorum, belki ilerde bunlar da bir koltuk yüzcüsüne gönderilip sadece yüzleri değişir.

Aslında sanatçılar her sene eşya değiştirirler ya da en azından biz öyle biliriz, ama sen tam tersine ekonomik davranmışsın?

Bizde öyle bir şey yok. İşte gördüğün gibi ceviz mobilyalarımın yerini beyaz mobilyalarım aldı. Yemek dolabı, masası, televizyon ünitesi, sehpa kısacası her şey yenilendi... Ama gerçekten sanatçıların sürekli dekorasyon değiştirdiklerini ben de duyuyorum ve de görüyorum. Ama ben onlardan değilim. Yeni bir takım koltuk gelecek ama bunları atmayacağım. Salonun diğer köşesinde kalacak.

Salonda tam sehpanın üzerinde duran çerez tabağı dikkatimi çekiyor. İçinde ceviz, tuzsuz badem, incir ve kuru kayısı var. Hep burada durur mu bu çerez tabağı?

Evet orada durur. Eşim Cengiz şeker hastası ve böyle şeyler atıştırması gerekiyor. Zamanla ben de alıştım, gelip gidip birkaç tane çerez atıştırıyorum. Üstelik bu çerezler zararlı da değil. Cipsler, abur cuburlar yerine vücuda enerji veren, ceviz ve kayısı kurusu atıştırmak en güzeli. Salonda çerez tabağım, mutfakta ise masanın üzerinde meyve kasem eksik olmaz.

Bayatlamıyor mu böyle açıkta dururken?

Bizde çok çabuk tüketiliyor çerez, dedim ya hepimiz alıştık... Bizde bir meyve iki kuruyemiş en fazla tükettiğimiz gıdalar arasında. Herkese tavsiye ediyorum, yağlı, tuzlu, katkı maddeli gıdalar yerine, hem kendileri hem de sevdikleri için böyle ikramlarda bulunsunlar...

Daha çok yemek masasının üzerine konan alçak avize sende tam tersine salonda, koltuk takımlarının ortasında bulunuyor. Sorun yaratmadı mı bu avize?

Hata yaptım. Kabul ediyorum! 7 cüce ve prenses olarak yaşadığımı zannettim ben. Prensi unuttum Seyhancım. Televizyonumuz burada olduğu için, bu koltuk takımını kullanıyoruz, daima burada oturuyoruz salonda yani... Cengiz her kalktığı zaman evde büyük bir patırdı kopuyor. Her seferinde kafayı vuruyor. Bak gördüğün gibi avizenin bir tarafı yamuk, daha doğrusu eğrilmiş... Bu avizeyi direk yok edeceğim, ama buna da kıyamıyorum. E kocama da kıyamıyorum. Evde hemen hemen her akşam bu avize yüzünden bir patırtı kopuyor. Değerli bir avize bu. Üstelik ayarı da var, kısalıp uzayabiliyor zincir aksamıyla ama, ne kadar kısaltırsam kısaltayım, Cengiz'in başının ilk hedefi bu avizenin bir kenarı oluyor işte...

Yemek masasının hemen yanı başındaki duvara takılı olan kılıçlar dikkatimi çekti... Özel bir ilgin mi var kılıca?

Hediye gelmişti. Biz de çok beğenip, duvara asmayı uygun bulduk. Şimdi baktıkça daha çok aklıma Muhteşem Yüzyıl dizisini, o dönemdeki şatafatı getiriyor, hele Hürrem Sultan ve Kanuni Sultan Süleyman yok mu? Çarşamba akşamları Show TV ekranlarına kilitlenen kişilerden biri de biziz.

Bu tablo evliliğimizi koruyor

Elif Karlı'nın evinin duvarını süsleyen tablo, eşi Cengiz Karlı'nın evlilik hediyesi. 136 yıllık tablo için Karlı, "Bir kere çerçevesi değişmiş 50-60 yıl önce, şimdi bu kırık camı bile kıyıp da değiştiremiyoruz, bu tabloyu o kadar seviyor ve enerjisine o kadar inanıyorum ki, evliliğimizi koruyor gibi geliyor bana" diyor.