PROF. YALÇINTAŞ, DEMOKRASİ ŞEHİDİ DEĞİL ERDOĞAN’IN HOCASIYDI!

15 Temmuz Demokrasi Şehitleri, bir bir sonsuzluğa uğurlanıyor.. Bunlardan bir bölümü daha son yolculuklarına çıktı.. Cenaze namazında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da vardı. Şehitlerin adlarını bir bir saydıktan sonra bir isim daha ekledi:

‘.. Ve Prof. Nevzat Yalçıntaş Hocamız..’

Yalçıntaş; 1933 yılında Ankara’da dünyaya geldi. DSİ ve DPT'de Yönetici, Türkiye Gazetesi Başyazarlığı, İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Öğretim Üyeliği, Tercüman Gazetesi Yazarlığı, 21. Ve 22. Dönem İstanbul Milletvekilliği yaptı.

Türk Halkı, Yalçıntaş’ı 1975 yılında TRT Genel Müdürü olarak tanıdı. Yalçıntaş; 15 Temmuz 2016 günü asker henüz kışlasında iken Çatalca’daki yazlığında 83 yaşında geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetti. Yalçıntaş; İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi’nde 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün, Milli Türk Talebe Birliği’nde de Recep Tayyip Erdoğan’ın hocalığını yapmıştı.

5 AYDA TRT’NİN İKİNCİ KAYBI

Kendisinden sonra gelen ve 1976- 1977 yıllarında aynı görevi üstlenen Şaban Karataş; 16. ve 20. Dönemlerde milletvekilliği yaptı. Milliyetçi Cephe tarafından TRT Genel Müdürlüğü’ne getirildi. 5 ay önce 15 Şubat 2016’da 88 yaşında perkinsondan hayatını kaybetti.

ERTELEME! 18 Temmuz 2016 tarihinde ENKA Açıkhava Tiyatrosu’nda gerçekleşmesi planlanan Candan Erçetin ve Kardeş Türküler konseri, 15 Temmuz akşamı gerçekleşen darbe girişimi nedeniyle 24 Ağustos 2016 Çarşamba gününe ertelendi. Biletler bu tarihte de geçerli olacak.

BEYKENT VE BEN BİLİRİM! LYS sonuçları açıklandı. Şimdi sıra geldi adayların 26 Temmuz – 2 Ağustos tarihleri arasında yapacağı tercihlere.. Aday tercihini yaparken özel üniverseteler de neredeyse bir ev bir araba parasına yeni bir öğrenci daha kapabilmek için zorlu bir yarışa girecekler.

Reklam şart. Beykent Üniversitesi’nin reklamları televizyonda dönmeye başladı bile.

Fondaki şarkı mı? Barış Manço’dan Ben Bilirim.. Valla şarkı doğru seçim..

Yani adamlar reklam müziği olarak Rüçhan Çamay’ın ‘Para Parra Parrra’ şarkısını kullanacak değillerdi ya!

‘ABANOZ SOKAĞI’NIN BAŞINA GELENLER

Her plağın bir öyküsü vardır da bu plağın öyküsü bambaşkadır.. Pop Müzik tarihinde mutlaka sözü edilmesi gereken bir öykü..

Sevgili Deniz İzgi; hem Hey dergisi muhabiridir hem de müzisyendir.. Şarkı sözleri vardır, besteleri vardır, bu bestelerini yaptığı ayrılmaz bir parçası olan bir İspanyol gitarı vardır..

Sevgili Deniz; 70’li yılların başında elinde bir 45’lik plakla dergiye gelir.. ‘Arkadaşlar’ der ‘Bu benim plağım..’

Tüm Hey çalışanları; sanki kendileri plak yapmış gibi sevinirler Deniz’in bu başarısına..

Ama..

Hani sevgili ‘Amca’ İlhan Şeşen, jüri üyesi olduğu Pop Star tarzı yarışmalardan birinde, yarışmacının birini över de över sonra da kelimesi kelimesine aynen şöyle der:

‘Ama..’.. ‘Evet burada bir ama koymak gerekiyor..’

Canlı yayın yalanım varsa müziksiz kalayım!

Salondan yükselen kahkahanın bini bir para.. Yayın kesilir reklamlar girer..

Ne yazık ki Deniz plağını dergiye getirince de..

Böyle bir ‘Ama..’ durumu olur..

Genel Yayın Müdürümüz Doğan Şener Ağabeyimiz; ‘Deniz’cim sen bir Hey muhabirisin.. Şimdi bu plağı eleştirsek, listeye koysak, senin ber röportajını yayınlasak millet ne der?..’

Ne der?..

Kendi adamlarının reklamını yapıyor der.. Onun için bizi bağışla..

Bağışlayan Deniz’in plağı ne eleştiri sayfasına girer, ne listeye ne de Deniz’i anlatan bir röportaj yayınlanır..

Deniz mi?.. ‘Haklısınız Doğan Bey’ der her zamanki nezaketiyle..

Piyasada 3 dergi var:

Hey (ki müzik ağırlıklı dergi).. Ses (ki sinema ağırlıklı dergi).. TV’de 7 Gün (ki televizyon ağırlıklı dergi..)

Ses’in ve TV’de 7 Gün’ün yöneticilerine de ulaşır Deniz’in plağı.. Deniz’in yüzüne karşı değil ama gıyabında aynen şu yorum yapılır:

‘Ne yani şimdi bunu haber yapıp, Hey muhabirinin reklamını mı yapacağız?..’

Evet o zamanki Bab-ı Ali’de zihniyet ve ‘gazetecilik anlayışı’ budur..

Ve Deniz’in plağı ne yazık ki çok geniş kitlelere ulaşması gerekirken.. Ulaşamaz..

Ah be Deniz.. Şimdi inanıyorum ki hepimiz o zaman neden böyle davrandık diye üzülüyoruz.. Ama atı alan Üsküdar’ı geçmiş.. ‘Abanoz Sokağı’na giden bütün yollar kesilmiş..

Tek kalemde..

Ben; Türk Pop Müziği adına senden özür diliyorum bu saatte bilmem ne faydası olacaksa sevgili arkadaşım!

NEFRET ETTİĞİM CÜMLELER

Evim evim dizilerinden; Evrim Akın’ınki Show TV’de devam ediyor.. Kanal D ile anlaşamayan Selim Bey ise yakında TV8 ekranlarında olacak..

İşte bu programlardan birinde yenilenmiş salon ya da mutfaklarına giren aile:

-Hanım; burası bizim salon (mutfak) olamaz, biz başka bir eve geldik!

-Yani umuyordum ama bu kadarını da değil!

(Hemen hemen tüm dizi ve filmlerden)

-Kurt gibi acıktım (Ulan hayatında kurt mu gördün, kurtlar nasıl acıkır belgeseli mi yaptın?.. Nerden biliyon ha nerden biliyon da onlar gibi acıkıyon)

-Denizden babam çıksa yerim! (Nankör evlet n’olacak)

Boğulacaksan ‘Yeşil Deniz’de boğul arkadaş!

Doksanlı yıllarda bir Ege kasabası hayal edin. Sıcak samimi insanların yaşadığı tipik Ege evlerini, sokaklarında traktör seslerini, yol kenarında usul usul otlayan ineklerini, yemyeşil bir denizi andıran ovalarını ve uzayıp giden incecik yollarını. İşte böyle bir yer Yeşilova kasabası. Aşkların, komşulukların, arkadaşlıkların en sahici halleriyle yaşandığı sıcacık, sevimli bir yer.

Yeşil Deniz kasabalının tarlalara verdiği isim. Yeşilova’da deniz yok. En yakın deniz arabayla 2-3 saat mesafede. İki üç saat nedir ki diyeceksiniz ama bir Yeşilovalı için Amerika gibi bir şeydir işte. Bu biraz garibanlıktan böyle, biraz da yaz aylarının neredeyse tamamının tarlalarda geçmek zorunda olmasından.

Şu sıcaklarda bir de ekran karşısında mı kendinizi boğulacak gibi hissediyorsunuz..

Yeşil Deniz; 2014 yapımı bir televizyon dizisi ve TRT 1’de hafta içi her sabah 09.00- 11.40 saatleri arasında ekrana geliyor.. Aynı saat diliminde; TV8’de Çok Sıkan Hareketler, Star’da Ezgi Sertel, Fox’ta Derya Baykal, atv’de Kertenkele, Kanal D’de Akasya Durağı ve Show’da İclal Aydın’dan gına geldiyse.. Açın TRT1’i izleyen ‘Yeşil Deniz’i.. Unutmaya yüz tuttuğumuz insan ilişkilerini yeniden yaşayın.. En lezzetli haliyle..

Fox TV ‘Hayat Sevince Güzel’ dizisinden

Seher (Yeliz Akkaya): Söyle bakalım kadınların en çok sevdiği 3 şey?

Zarife (Algı Eke): Kırlarda dolaşmak, kuzuları otlatmak, erkekleri dövmek.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.