Saba Tümer? "BİRİ CANIMI ACITIRSA, AYNISI YAPARIM!.."

Saba Tümer? "BİRİ CANIMI ACITIRSA, AYNISI YAPARIM!.."

Televizyon dünyasının renkli ismi Saba Tümer Medikal Türk Dergisi için Ferhat Şirin'e konuştu?

Show dünyasının her alanında yıldızlar çıkar ve büyürler. Sahne, moda, sinema, tiyatro, televizyon? Şimdi de Saba Tümer. O televizyon dünyasının parlayan yeni yıldızı?

Röportaj yapmak için yaptığımız telefon konuşmamızdan sonra Kanyon, da buluşmak üzere randevulaştık. İşin kötü yani ikimizin de vakti kısıtlıydı ve röportajı yapmak için hızlı hareket etmek zorundaydık. Biz Kanyon'da çaylarımızı yudumlarken, sevgili Saba'nın ruhani dünyasının zenginliği ile birlikte sohbet derinleşti. Kısıtlı vaktimiz olduğunu unuttuk ve keyifli, eğitici bir röportaj ortaya çıktı.

-Duygunuzun, ruhunuzun, kalbinizin meditasyonunu nasıl yaparsınız?

"-Ben fazlasıyla enerji dolu ve açık bir insanım. Karşımdaki insana göre enerjimi çekmem. Duygu meditasyonu deyince, o hayattan biraz daha fazla haz almak veya haz almaya çalışmak aklıma geliyor. Mesela ben çok fazla üst üste kendi özelimi yaşayamam.15 dakika oturup kendime meditasyon yapacak vaktim olmaz. Onun için de her şekilde kendime vakit ayırmaya çalışıyorum. Ben ertesi günkü programlarımı bir gün önceden yapmıyorum, çünkü hangi ruh haliyle ve saat kaçta uyanacağım belli değil. Kendimi sıkıştırmak istemiyorum, öyle olunca da agresif oluyorum. Yani benden beklenmeyecek agresif tavırlarla karşılaşabilirsiniz. Onun içinde her şartta, psikolojik sağlığım için kendime vakit ayırmaya çalışıyorum."

-Kendini ve benliğini unutup bir şey yaşamak için ne yapmalıyız?

"-Onun cevabını bilsek şu an burada konuşuyor olamazdık. Mesela Mevlana'nın zamanı ile şimdiki zamanı karşılaştırınca arada çok büyük farklılıklar olduğunu görüyoruz. Meçhul zaman içerisinde olan oymuş. Aslında Mevlana bu dönemde de yaşasaydı yine aynı şekilde yaşamayı tercih ederdi. Biz çok zor bir dönemden geçiyoruz. Bu değişen zamanın etkilerini çocuklarda gerekse insanlarda görüyoruz. Bizimde değişime bir şekilde ayak uydurmamız gerekiyor. Şu zaman içerisinde kendimizden arınmamız için atmış olduğumuz her şey özellikle böyle metropol hayatında yaşayan insanlar için gerçekten çok zor bir süreçtir. Yani şimdi ben kalkıp dağlara taşlara gitmeyi, Hindistan'a gitmeyi olarak görmüyorum. Bence o öyle değil. Eğer kendin, bu temponun içersinde bir şekilde yaşıyorsan o zaman başarıyorsun. Ama gittim kurs aldım, aydınlandım."Keşke her gün böyle meditasyon yapabilsem "O öyle değil. Koşulsuz sevgi, mutlak sevgi sonuçta her şey bir sevgi arayışıdır. Benim söylemek istediğim tam olarak toplum içinde bir deyim değil zaten o koşulsuz sevgiyi bulduğun zaman bir şekilde daha fazla ortaya çıkıyor. Onu arıyorsunuz onu bulmaya çalışıyorsunuz. Onu zaten aradığın yerde bulabilirsin. Yani onu bulabilmek için dağa taşa çıkmaya gerek yok."

-Aşk ilahi sırları keşfeden gerçek midir?

"-İlahi sırları keşfeden aşk ile normal hayatta yaşadığımız aşkla arasında farklılıklar var. Çünkü aşkta koşulsuz sevgi yok. Aşkta bir beklenti var. Yani karşı taraftan bir şey bekliyorsun, körü körüne gitmiyorsun oraya. Karşıdan ne alırsan daha fazlasını almak için bir çaba içerisine giriyorsun. Ama tabi ki de ilahi aşkın bu şekilde olmaması gerekiyor. İlahi aşk bambaşka bir şeydir. İlahi aşk, beklentisi olmayan bir aşk olduğu için diğer aşkla karıştırılmamalıdır. Aşk bir şekilde belirli bir yere ulaşana kadar o duyguyu bilmek, o duyguyu hissetmek, başka mertebelere çıkmak için bir basamaktır. O duygusunu biliyorsun çünkü aslında o aşk duygusunu bilmek de çok önemelidir. Onun heyecanı, hazzı ve karma bir şekilde bir arada olmuş oluyor. İlahi aşk da diğer aşk da çok gereklidir. Biri fiziksel beden için, diğeri de kutsal beden için gereklidir."

-Hayat planladıklarınızın dışında yaşadıklarınız mıdır?

"-Bu kendime de sorduğum bir sorudur. Biz bu yolda giderken zaten bu yol belirli mi yoksa kendi seçimlerimizle ve kendi tercihlerimizle mi yaşıyoruz diye soruyor muyuz kendimize. Aslında ikisi de var ama işte o zaman daha kafa karıştırıcı bir hal alıyor. Ben kişilerin sevgi misyonları olduğunu da inanıyorum. Bu son dönemde gelmiş olduğum yere ve hayata baktığımda yapmış olduğum seçimlerden mutsuzum. Ben o kararları verdiğim zaman, neden bu kararları verdim diyordum. Daha sonra bu kararlardan dert yanıyordum. Ama bunlar bizi bambaşka yerlere götürüyor. Örneğin ben MTV' de çalışırken Show TV'ye geçtim. Reha Muhtar ile çalıştım. Gerçekten çok zor bir dönemdi. Ama ben Reha Muhtardan haberciliği ve programcılığı çok rahat bir şekilde öğrendim. Öbür taraftaki iş arkadaşlarım, daha sonra bir şekilde tekrar hayatıma girdiler ve benim buralara gelmeme yardımcı oldular. Hayat seçenek ve olasılıklarla dolu ve biz burada olmayı seçtik. Başka bir yerde olmayı da tercih edebilirdik. Nerde ne zaman olacağımız bizim elimizde veya bir başkasının elindedir. Hayat bizi soru işaretlerine yönlendiriyor. Yani belirli bir şeyler var. Yapacağımız şey doğru olan o soru işaretlerini doğru yerde doğru zamanda hayatımıza koymaktır."

-Nefret ve kin duygularından arınmak için neler yaparsınız?

"-İnsanın kendi ruh ve beden sağlığı için bağışlama yoluna gitmesi gerekiyor. Çünkü hayatımıza giren herkesin ve her şeyin bir nedeni vardır.

Hayatımızda da hiçbir şey tesadüf değildir. Onların hepsi hayatımızda olması gereken ve yaşanması gereken şeylerdir. Hem şu an için hem de daha sonrası için bir şekilde affetmek lazım. Ben affederim geçiştiririm ama unutmam. Kimse kimseyi üzmemeli canını acıtmalı çünkü hayat o kadar uzun değil. Ama biri beni üzerse, benim canımı acıtırsa, aynısını bende yaparım."

-Mutluyken değil de mutsuz olduğumuzda neden başkalarını suçluyoruz?

"-Çünkü kendimizi suçlamamak için başkalarını suçlarız. Hâlbuki o mutluluğu da yaşamak isteyen bizleriz mutsuzluğumuzu da yaşamak isteyen biziz. Sebepsiz mutluluk diye bir şey var. Ama o mutluluğa, duyguya alışmamışız ki korkuyoruz. Mesela çok gülüyorsak niye bu kadar güldüm kesin bir şey olacak diyoruz. Hayatımızda her şeyin bir bahanesi vardır. Keşke veya çünkü sözü hayatımızda hep vardır. Başarılı olduğumuzda da başarısız olduğumuzda da bu sözleri kullanırız. Bu bahaneleri kendimizden kaçış olarak görüyoruz. Ama bu bahaneleri, bu kaçışları oturup düşünüp, kendi kafamızda tartmamız lazım. Zaten yaşadığımız için, bu havayı içimize aldığımız için mutlu olmamız gerekiyor. Son zamanlarda yaşanan gençlerde ki ani ölümler aynı şeyi hatırlatıyor bize hayat ne kadar güzel ve hoş diyoruz."

-İnsan kim olduğunu bilirse sonradan mı amacına ulaşmalı sizce?

"-Burada sert bir ifade kullanmak istemiyorum. Kişilerin ne zaman ne yapacağı, neye açık olacağı, neyi keşfedeceği belli olmayacağı için esnek bırakalım."

-Einstein "hayal gücü bilgiden daha değerlidir" demiştir. Bilginiz yokken hayal gücü yeterli midir sizce?

"-Bence Allah hiç kimseye kaldıramayacağı, gücü yetmeyeceği dert vermiyor. Onun için de yetinemeyeceğin yerde yetiniyorsun. Yetinirim dediğin yerde yetinmemeyi öğreniyorsun. Ben bunu yapamam diyorsun ama yapıyorsun. Her şey insanlar için ve insanlar her şeye adapte olabiliyorlar. Üç gün yemek yeme yemek yeme alışkanlığını kaybedebiliyorsun. Her ortama girebiliyorsun. Her gün bir sınav her gün başka bir şeyle sınanabiliyoruz. Madem hayata geldim madem ki yaşıyoruz o zaman bunu en güzel şekilde yaşamak ve yaşatabilmek gerekiyor."

-İnsan evrenin önemli bir biçimidir. Sizin bu gerçeğe bakış açınız nedir?

"-Ben olduğum için evren var. Ben olmasam evren de yok. O bakış açıısndan baktığımız zaman ben de varım, oda var, sende varsın o yüzden evren de var. İnsanın yaptığı her şey önemlidir."

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
2 Yorum