Sezen Cumhur Önal esti gürledi... AJDA GENÇLERE KÖTÜ ÖRNEK OLUYOR...

Sezen Cumhur Önal esti gürledi... AJDA GENÇLERE KÖTÜ ÖRNEK OLUYOR...

Sezen Cumhur Önal, Söz Sende'de Balçiçek İlter'in sorularını yanıtladı... "Bu yaşta bir kadın vinç üzerinde şarkı söylememeli. Gençlere kötü örnek oluyor!"

Ajda Pekkan ile uzun zamandır konuşmadıklarını belirten Önal, Pekkan'ın haberi olmadan şarkısını okuğunu belirterek, "Garip bir tarafı da var; 70 yaşında kadın vinç üzerinde şarkı söylüyor, bu gençlere kötü örnektir." diye konuştu. İdris Naim Şahin'e neden mektup yazdığını da anlatan ünlü müzisyen, "50 Bin Lira'yı değil, 360 Bin Lira'yı bastıra bastıra alacağım." dedi. Sezen Cumhur Önal, olaylı sanatçılar buluşmasını da, "Ben muhalif değilim." sözleriyle değerlendirdi.

İşte Sezen Cumhur Önal'ın o açıklamaları...

"BEN MUHALİF DEĞİLİM"

Sanatçıların, "Reddediyoruz." diye bir girişimi oldu. Ne düşünüyorsunuz o olaylı gece hakkında?

Çok üzüldüm, olmaması gereken bir şey... Ben muhalif değilim. Ben dostluğun, kardeşliğin, töleransın, hoşgörünün, daha güzel şarkıların üretildiği bir dünyanın savaşlardan ırak olacağı görüşündeyim. Sevda dolu şarkılara imza attık.

Sanatçı muhalif olmaz mı?

Yanlışı düzeltmek güzel şeydir. Ama töleransla, hoşgörüyle, mütecavızkar olmadnai hakaret etmeden...

"70 YAŞINDA KADIN VİNÇ ÜZERİNDE ŞARKI SÖYLEMEZ"

Siz Ajda Pekkan ile konuşmuyormuşsunuz?

Evet konuşmuyorum. Çok takdir ettiğim, beğendiğim, sevdiğim bir kadın. Ama benim haberim olmadan benim şarkımı almış, okumuş. "Babamız Evleniyor" filminde söylediği şarkı. Paris'te yapılmış bir şarkı. Timur Selçuk asiste etti o şarkıyı. Türkiye'de bir numaraydı o şarkı. Bu benim çok ağrıma gitti.

Konuşmadınız mı bu konuyu kendisiyle?

Hiç ilgilenmedi. Hiç umrunda değil. Nerede karşılaşsak, konuştuğumuzda "eski şarkılarım" deyince hep kapatmaya çalışıyordu. Şimdi anlıyorum. Bir de onun garip bir tarafı da var... 70 yaşında bir kadın bu yaşta kalkıp vinç üzerinde mayoyla şarkı söylüyorsa bu gençlere kötü bir örnektir.

Neden kötü örnek olsun?

Bakın aynı yaşlarda bir kadın var. Yunanlı, Nana Mouskori, Fransız kanalında, Patrick Sebastian'ın programında Yunanca şarkıyla Fransızlara sirtaki yaptırıyor.

Evet ama herkesin bir tarzı vardır. Ajda Pekkan'ın o görüntüsü bana kötü gelmiyor mesela...

Ben kötü geliyor demedim... Bu memleketten tek insan yurt dışında adımı göndere çektirsin; Zülfü Livaneli. Bu kadar! Gerçeği budur işin. Gerçekler acıdır, zordur.

Peki sizi rahatsız eden ne?

Starların plakları çok satar. Şarkıları özellik ve güzellik taşır. Var mı bir tane? İnsanlara sorun bakalım, son bir yılda hangi şarkıyı canları çekti de gittiler, albümü aldılar. Hiç mi benim memleketimden güzel şarkılar çıkmayacak? Türkiye'de güzel şarkı yok. Bu şımarıklıktan oluyor, bu züppelikten oluyor. İnsanlarda biraz utanma sıkılma olur yahu!

Ajda Pekkan mecbur mu mesela? "Ben Türk halkına hizmet ediyorum, dünyaya hizmet etmiyorum." diyemez mi?

Türk halkı memnun mu? Memnun olsa para verip alır, internetten dinlemez. Kimsenin bir şey dinlediği yok! Sizi yetiştiren kültüre bu müziği ben sevdirdim. Eşsiz güzellikte türkülerimiz ve makamsal müziğimiz vardı. Sizin anne babalarınız öyle her şeyi beğenmezdi. Muhteşem insanlardı.

"5 SENEDİR SUSUYORUM, ARTIK YETER!"

Ajda Pekkan için ağır eleştirilerde bulundunuz...

Hayır ağır eleştirilerde bulunmadım, onu çok seviyorum. Ben 5 senedir susuyorum. Medyanın ağzına düşmemek için sesimi çıkarmıyorum. Sustum, sustum, sustum... Ama artık yeter.

Kırılmışsınız belli ki siz...

Çok! Çünkü dost bunu yapmamalı. Üstelik öyle sıradan bir kadın değil. Ajda Pekkan'ı inkar etmek mümkün değil. Ajda çok değerli ve özel biri. Bana yanlış yaptı. Ama şuandaki klavuzu kötü. O yaşta bir kadın vinç üzerinde şarkı söylememeli.

"O PARAYI BASTIRA BASTIRA ALACAĞIM"

İdris Naim Şahin'e mektun yazdınız. Neden mektup yazdınız?

Türkiye'de müzik yok. Oysa Türk halkı müziği seviyor... Çocuklarımız hangi kültürle büyüyor? Yedi iklimden şarkıcı geliyor, giden bir tane bile insan yok. Elbette İçişleri Bakanı'na mektup yazacağım. İstanbul ondan soruluyor. Kime yazacağım? Cumhurbaşkanı'nın, Başbakan'ın başka işleri var. İstanbul şehri ya Kadir Topbaş'tan ya da validen soruluyor. Valiye baktım, başını kaşıyacak vakti yok. Ben de bakana mektup yazdım. Ben bu mektubu Türkiye uyansın diye yazdım. Kendin pişir kendin ye olmaz. İçişleri Komisyonu'nun da parası yokmuş ki 50 bin TL'ye istiyorsan yap, istemiyorsan yapma dediler.

Niye Bakanlık size bir bütçe ayırsın?

Bakanlık bana bütçe ayırmayacak. Ben parayı İstanbul Vilayeti'nden istedim ama Bakanlık'a mahsus yazdım, bu konu konuşulsun istedim. 360 bin lira talep ettim, onlar da dediler ki 50 bin lira veririz.

Siz de bu miktara hayır mı dediniz?

Ben hayır demedim. Ben, onu bastıra bastıra alacağım. O şarkıları yapmak istiyorum, gençlik duysun, işitsin diye. Türk gençliği o şarkılardan habersiz.

Çok yüksek bir rakam değil mi 360 bin lira?

Ben kendim için istemiyorum ki. Onların ödenecek yerleri var, yapılacaklar var.

Sponsor bulunsa olmaz mı? Neden devletin destek vermesi gerekiyor?

Türk müzik sektörü o şarkılarla doğdu. Bütün bunlar olduktan sonra son dönemi görünce içim sızlıyor. Ben bu şarkılara bir ömür verdim. Benim yaşımda böyle hissediyorsunuz.

"BAŞBAKAN'I HAKLI BULUYORUM"

Bir sanatçının devletten destek alarak bir şey yapması, bu bir albüm de olsa etik mi sizce?

Benim devletten çektiğimi kimse çekmedi. RTÜK kan kusturdu bize. 20 şarkım yasaklandı.

Dolayısıyla bu devlet bize borçlu mu diyorsunuz?

Hayır, Allah korusun! Devlete lafım olamaz. Devleti yönetenlerin akıllarını başlarına toplamaları lazım. Mesela son Kanuni olayında ben Başbakan'ı haklı buluyorum. Fransa kralının İspanya kralına karşı yardım istediği Kanuni Sultan Süleyman bu mudur?

Ama kurgu bu...

Kurgu tamam, saygı duyuyorum. O zaman her dizinin başında bunu yazacaklar. Adamın tüm hayatı haremde geçmiş değil ya. Sanat ciddi bir şeydir...

Ama Türkiye bugün çok büyüdü, gelişti. Recep Tayyip Erdoğan Türkiyesi önemli bence. Tabi seneye ne olur bilemem daha iyi mi olur, daha kötü mü olur. Ekonomi çok iyi bir noktada.

Peki bu 50 bin lirayı almak etik mi, değil mi bir sanatçı için?

Ben almadım ki, almak niyetim de yok. Hepsini alacağım, 360 bin lirayı. Yapacağım ve beğendireceğim... Devlet hiçbir zaman bana yardım etmedi. Ben Sayın Süleyman Demirel'i ziyaret ettiğim zaman bana dedi ki; "Çabuk söyle, ne istiyorsun?" Ben de, "Devletin elini sırtımızda hissetmek istiyoruz." dedim. Devlet sanatçılığını verdiler. Sonra gariban adamın biri (Mehmet Güleryüz) mahkemeye verdi, aldılar devlet sanatçılığını. Onların olsun!

Çok mu önemli devlet sanatçılığı?

Evet ben çok önemsiyorum.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.