Zamanında büyük emekler ve özverilerle basın camiasının zirvesinde yer alan Hürriyet Gazetesi’nde uzunca bir süre çalıştım. Hem de çaylak muhabirlikten yazıişleri müdürlüğüne kadar hemen her görevde bulundum. Bab-ı Ali Yokuşu’ndan sayısızca indim, çıktım. İstanbul Üniversitesi Basın Yayın Yüksek Okulu’nda öğrendiklerimi benden önceki abilerim-ablalarımdan öğrendiklerimle birleştirip gazeteciliği en iyi şekilde yapmaya çalıştım.

Çünkü çalıştığım kurum, Hürriyet’ti.

Hürriyet’te çalışmak, ayrıcalıktı.

Hürriyet’te çalışmak, saygınlıktı.

Hürriyet’te çalışmak, kendini bir ailede hissetmekti.

Hürriyet’te çalışmak, kendini güvende hissetmekti.

Çalıştığım son dönemlerde eksikliğini yavaş yavaş hissettiğim bir aidiyet duygusunun temsiliydi Hürriyet.

Bu yüzden de Bab-ı Ali’nin Amiral Gemisi’ydi.

* * *

Hürriyet’ten ayrılalı 15 yıl oldu.

Bu 15 yılda çok şey değişti.

O zamanlar bizim sahip olduğumuz hakların birçoğu şimdiki arkadaşlarımıza verilmiyor artık.

En önemlisi de çalışanların güvencesi olan maaşları zamanında yatmıyormuş artık.

Bunu duyduğumda “Hadi canım sende, Hürriyet’te öyle şey olmaz” demiştim.

Ama gerçekmiş…

Maaşlar artık gecikmeli olarak hesaplara yatıyormuş…

* * *

Dahası da varmış, yemek kartları da 20 gün gecikmeli olarak yükleniyormuş.

Çalışanlar, yemek kartlarında para olmadığı için de yemekhaneden yararlanamıyormuş.

Yemekhane de yemek kartları olmayanlara yemek vermiyormuş…

Bunlar Hürriyet’e yakışan durumlar değil…

* * *

Son olarak duyduklarım, işin iyice kötüye gittiğini gösteriyor.

Hürriyet’in zaten düşük olan maaş politikasına ayrılmak isteyenlere tazminat ödememek de eklenmiş.

Ayrılmak isteyenlere, tazminat ödemeyecekleri ve isterlerse kanuni yollardan haklarını arayabilecekleri söyleniyormuş.

Dahası erken emeklilikten faydalanıp tazminatlarını taksitle almayı kabul edenlerin ikinci taksitinden sonrası ödenmemeye başlamış.

Hatta onlara da kanuni yollara başvurabilecekleri söyleniyormuş.

Emekli olanlar da büyük şok yaşamış.

* * *

Bu arada çalışanlara da farklı mobingler uygulanıyormuş.

Bunlardan en önemlisi, kıdemleri itibarıyla daha üst görevler bekleyen çalışanlar yerine üst görevlere daha az kıdemliler getiriliyormuş.

Bu durum da çalışanlar arasında büyük rahatsızlıkların yaşanmasına neden oluyormuş.

Kıdem bekleyenler, isyan bayrağı açmış durumda.

* * *

Evet dostlar,

Bab-ı Ali’nin Amiral Gemisi Hürriyet’te yaşananları aktardım.

Hürriyet’in geldiği durum da aynen böyle.

Üzüldüm mü, üzüldüm.

Düzelir mi, bilinmez.

Ama bir yerde gölgeler uzuyorsa orada güneş batıyor demektir.

Kalın sağlıcakla…