Hulusi Paşa Yazıyor: SARHOŞ CEMİL: CAFEEER, CİM BOM 4 ATMIŞ DÖÖÖÖRT!

Bizimkiler'in Cemil'i Uğurtan Sayıner; Kanal D’de Renkli Sayfalar'a konuk oldu.. Dizide Cafer’e camdan bira ısmarlarken sürekli başlıktaki gibi şifreli konuşan Sayıner, hakkında merak edilenleri bu kez şifresiz olarak canlı yayında anlattı.

 

-Setten görüşebileceğim 3-5 kişi kaldı. Çoğu vefat etti. Kalanlarla aram gayet izi. Hayat şartları insanları uzaklaştırdı. İzmit’te yaşıyorum. O nedenle görüşmelerimiz seyrek oluyor.

bizmkiler_cemil.jpg

-Sette çok eğleniyorduk. Orası bir aileydi. En çok Ercan'la (Yazgan, Kapıcı Cafer) eğlenirdim. O benim kadim dostum. Beraber tiyatro yaptık.

-Bende yükseklik korkusu var. Dizi başladığında 4. katta pencereye çıkıyordum. sonra 1. kata indirdiler seti. Kamera açıları değişti. Rahat ettim.

-Bir anne-kızın evindeydi Cemil'in evi. Onlarla da akraba olduk. Bana yemek yapıyorlardı. Minder veriyorlardı dinlenmem için.

-Beni de öldü sananlar varmış, çok şükür yıkılmadık ayaktayız gördüğünüz gibi..

ÜMMÜ, HARMANDALI İSTİYOR

zuhaltopal_ummu.jpg

Zuhal Topal’da bir eksiğimiz Ümmü idi o da oldu.. Türbanlı, şalvarlı bir abla (bunları küçümsemek için değil, kadını tarif etmek için yazdım)

ÜMMÜ: Abdullah Gül gibi koca arıyorum.. Bir de; Harmandalı oynar mısın? Sinema eğlence istemem, ben Yörük kadınıyım.. Evde oturup harmandalı oynayalım yeter.. Antalya’dan başka yerde yaşamam..

SEYİRCİ: Dalga mı geçiyorsun?.. Aslan gibi bi aday gelmiş, bi konuş, evlendikten sonra öğretirsin harmandalını..

ÜMMÜ: Hayır evlenmeden öğrenecek harmandalını..

TARIK (talip): Ameliyatlıyım şu an oynayamam.. Biz harmandalından anlamayız.. Onun için olumsuz (bu kez talip olarak gelen olumsuz diyor)

Not: Harmandalı Zeybeği, Ege yöresine ait Türkiye genelinde bilinen bir türkü ve zeybek oyunudur. Harmandalı zeybeği, Uşak, İzmir, Denizli, Balıkesir, Çanakkale, Manisa, Aydın köylerinde sıklıkla oynanmaktadır.

Hulusi Paşa: Kız Ümmü, ham meyveyi buldun, tüylüsünü arama..

‘SEKSENLER’ İLK KEZ B..’UNU ÇIKARDI!

butikali_seksenler.jpgbutikali_seksenler.jpg

‘Seksenler’ dizisinin son bölümünde, Butik Ali (Hakan Bulut) tuvalet kağıdı satıyor. Sami (Berat Yenilmez) soruyor; “Bunu yıkandıktan sonra mı, yoksa önce mi kullanıyoruz?”, “Ecnebiler tuvaleti bizden öğrenmedi mi?”, “Biz niye bu kağıdı onlardan öğreniyoruz?”..

Kahveci Mesut (Necmi Yapıcı) üstüne tüy dikiyor: “Oğlum benim evde mavi tas var, sarı terlik var, bu neyin nesi” sürüp gidiyor... Dizide yeterince ‘bok’tan bir muhabet yapıldıktan sonra sıra geliyor, kulak kıllarına..

Yüzdeki siyah noktalara.. Kıllar nasıl alınır, siyah noktalar nasıl sıkılır muhabbetine… İlk kez ‘Seksenler’i izlerken midem bulandı..

Hulusi Paşa: Susun.. Kusacağım!

PASTACI SAMİ: ‘İSTANBUL’U SEVEMEDİM BE YAAA’

seksenler_berat.jpg

‘Seksenler’ dizisinin Pastacı Sami’si Berat Yenilmez, ‘Süper Lig’e’ çıktı.. Nasıl mı?

“Yedi yıl işsiz kaldım. Böyle bir dönemde Çorlu'da evde otururken telefon geldi ve bu diziye dahil oldum. Bu diziyle kendimi Süper Lig'e çıkmış gibi görüyorum.

Bir oyuncu için büyük şans. Bir hafta önce evde tek başınıza otururken, bir hafta sonra her hafta 20-30 milyon kişiye ulaşan biri haline geliyorsunuz. Sokakta kendi ismimden çok 'Sami be yaa n'aber?' demelerini seviyorum..

İstanbul'u bir türlü sevemedim. Ekmeğimi burada yiyorum, burada para kazanıyorum, eşimin de işi burada ama ben İstanbul'u bir türlü sevemedim. Çok kalabalık ve çok gürültülü. Hayalim, ileride deniz kenarında bir yerde yaşamak. Artık neresi olursa... Eşimin emekliliğini bekliyoruz.”

Hulusi Paşa: Ama biz sizi gerçekten çok sevdik be yaa!

‘ŞEYTANA UYDUK BİR KERE..’

saitergenc_zekimuren.jpg

Halit Ergenç, Zeki Müren’e saygı albümünde söz ve bestesi 2008 yılında kaybettiği babası Sait Ergenç’e ait olan 'Şeytana Uyduk Bir Kere'yi yorumladı. Hadi ‘Baba’yı tanıyalım;

Sait Ergenç; 1 Ocak 1931 tarihinde İstanbul'da doğdu. Oyuncu, söz yazarı, besteci, yorumcu ve plâk şirketi sahibi. İstanbul Büyükşehir Tiyatroları’na ilk girdiği günden itibaren sırasıyla Hürrem Sultan, IV. Murat, III. Selim, Pusuda, Hırçın Kız, Jul Sezar, Antionus ve Cleopatra, Hamlet, Fermanlı Deli Hazretleri, Çatıdaki Çatlak, Ya Devlet Başa Ya Kuzgun Leşe, Misafir adlı oyunlarda rol aldı. 1996’da emekli oldu. Şehir Tiyatroları’ndaki oyunculuğunun yanı sıra Yeşilçam’ın birçok filminde seslendirme yaptı. Karşık Pizza, Üzgünüm Leyla, Ben İnsan Değil miyim? adlı filmlerde ve televizyon dizilerinde rol aldı. Aynı zamanda söz yazarı ve besteci idi.

Hayatının büyük bir kısmı tiyatro sahnesiyle birlikte Unkapanı Plâkçılar Çarşısı’ndaki sahibi olduğu Ergenç Plâk’ta geçti. Başta Müslüm Gürses ve Zeki Müren olmak üzere çok sayıda sanatçı tarafından plâk yapılan ‘Ben İnsan Değil miyim’, ‘Seni Sevmek İçin Ölmek mi Lazım’ ve ‘Hasta Ettin Beni’ gibi pek çok besteye imza atan sanatçı Altın Mikrofon sahibiydi.. Ergenç’i 14 Şubat 2008 tarihinde 77 yaşında kaybettik.

Hulusi Paşa: İşte böyle değerli bir babaya, böyle muhteşem bir evlat..

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.